Yemek Duaları

Yemek Duaları 

Allah Resulü’nün (sav) yemekten önce ve sonra yaptığı dualar: Rasulullah (ﷺ) mübârek ellerini yemeğe uzattığında “Bismillahi – Allah (cc)’ın ismiyle yemeğe başlarım der, besmele ile yemeğe başlamayı emreder ve “Sizden biriniz yemek yiyeceği zaman besmele çeksin. Başlangıcında besmele çekmeyi unutursa

بسم الله في أوله وآخره

desin.” (Başında ve sonunda Allah’ın adıyla başlarım) buyurdu. (Tirmizi 1858-Ebu Davud: 3767)

Rasûlullah(ﷺ) yemekten sonra şöyle dua ediyordu:

الحمد لله حمدا كثيرا طيبا مباركا فيه، غیر مکفی ولا مستغنى عنه ربنا

“Muhtaç olmadan, devamlı sayısız, bereketli, temiz (lâyık) hamd sadece Rabbimiz Allah’a mahsustur.” (Buhari, 70/54)

Çoğu kere şöyle dua ederdi

 

الحمد الله الذي أطعمنا وسقانا وجعلنا مسلمين

“Bizi yediren, içiren ve Müslümanlardan kılan Allah’a (cc) hamdolsun” (Tirmizi: 3457- Ebu Davud 3850)

şöyle de dua ederdi:

الحمد لله الذي أطعم وسقى وسوغه وجعل له مخرجا

“Yediren, içiren ve onu boğazdan kolayca geçiren ve ona çıkış yolu yaratan Allah’a hamdolsun” (Ebu Davud:3851)

Buhari, Rasûlullah(ﷺ)’in şöyle yemek duası yaptığını naklediyor:

الحمد لله الذي كفانا وآوانا

“Bize yeterli derecede rızık veren ve bizi muhafaza eden Allah’a (cc) hamdolsun” (Buhari: 70/54)

Tirmizi, Allah Rasûlu(ﷺ) şöyle buyurduğunu nakleder:

“Kim yemek yer de:

الحمد لله الذي أطعمني هذا من غير حول مني ولا

قوة، غفر الله له ما تقدم من ذنبه 

Güç ve kuvvet harcamaksızın beni doyuran Allah’a hamdolsun derse, Allah (cc) onun geçmiş ve gelecek günahlarını bağışlar” (Tirmizi 3458)

Allah Resulün(ﷺ)’den naklolunduğuna göre huzurlarına yemek getirildiğine “Bismillah” der, yemeğini bitirdiğinde ise:

اللهم أطعمت وسقيت وأفنيت، وهديت وأحييت، فلك الحمد على ما أعطيت

“Ey Allah’ım! Yedirdin, içirdin. Muhtaç etmedin, memnun ettin, Hidayet ettin. Dirilttin. Verdiğin nimetlerin mukabilinde Sana hamdolsun!” derdi (Ahmed b. Hanbel: 4/62-5/335)

Sünen’de Hz. Peygamber’den (ﷺ) rivayet edildiğine göre yemek yediğinde şöyle dua ederdi:

الحمد لله الذي من علينا وهدانا، والذي أشبعنا وأروانا، ومن كل الإحسان آتانا

“Hamd, bize ihsan eden, bize hidayet eden ve bizi doyuran, içiren, ve bize her türlü ihsanı ulaştıran Allah’a (cc)’dır.”

Yine Sünen’de rivayet olunduğuna göre Rasûlullah(ﷺ) şöyle buyuruyor:

“Sizden biriniz yemek yediğinde şöyle desin:

اللهم بارك لنا فيه وزدنا منه

“Ey Allah’ım yemeğimizi bereketlendir. Daha hayırlısını bize öbür alemlerde yedir. Allah’ın (cc) kendisine süt içirdiği kişi de:

اللهم بارك لنا فيه وزدنا منه

“Ey Allah’ım! Bizi süt ile bereketlendir ve sütümüzü çoğalt” desin Çünkü, yeme ve içme yerine geçecek sütten başka bir nimet yoktur.”

Rivayet olunduğuna göre, Allah Resulü (ﷺ) bir kaptan su içerken üç kere nefes alır, her nefeste “elhamdülillah” der, sonunda ise Allah’a (cc) şükrederdi.

Allah Rasûlu (ﷺ) bir yemeğe davet edildiğinde, ashabından birisi de kendilerine katıldıysa, ev sahibine: “Bu bize katıldı, istersen gelmesine izin ver, dilersen geri dönsün” diyerek durumu bildirdi. (Buhari: 70/57)

Bir toplulukta yemek yediğinde, onlara dua etmeksizin yanlarından ayrılmazdı Abdullah b. Büsr’un (ra) evinde:

اللهم بارك لهم فيما رزقتهم ، واغفر لهم، وارحمهم

“Ey Allah’ım, vermiş olduğun rızıkta onları bereketlendir! Onları affet! Onlara merhamet et!” şeklinde dua etmiştir. (Müslim: 2042)

Sa’d b. Ubâde’nin (ra) evinde şu şekilde dua etti:

أفطر عندكم الصائمون ، وأكل طعامكم الأبرار وصلت عليكم الملائكة ،

“Oruç tutanlar, yanınızda iftar ettiler. Yemeğinizi iyi kişiler yediler. Melekler de sizin için Allah’a (cc) istiğfar ettiler.” (Ebu Davud: 3854)

Rasûlullah’tan (ﷺ) sahih olarak rivayet olunduğuna göre, bir gece evine girdi, yiyecek bir şey istedi, fakat onu bulamadı. Bunun üzerine şöyle buyurdu: “Rabbim, beni doyuranı, doyur! Bana su verene, Sen de su ver.” (Müslim: 2055)

Rivayet olunduğuna göre Amr b. El-Hamik, Hz. Peygamber’e (ﷺ) içmek üzere, süt ikram etti. Bunun üzerine Rasûlullah (ﷺ) “Ey Allah’ım Onu hayat boyunca gençlik hali üzere kalmasını nasip et diye dua buyurdu. Bu sahabi seksen yaşına bastığı halde saçının hiçbir teli beyazlamamıştı.

Fakir ve miskinleri misafir edenlere dua eder ve onları daima överdi. Bir keresinde; “Şu adamı ağırlayacak biri yok mudur ki Allah’ın rahmeti onun üzerine olsun” buyurmuş, bir diğerinde de kendilerinin ve çocuklarının azığını misafirlerine ikram eden, Ensâr’dan bir sahabe ile hanımına: “Bu gece misafirinize yaptığınız muamele Cenâb-ı Hakk’ın çok hoşuna gitti buyurmuştur. (Buhari: 65-Müslim: 2054)

Hz. Peygamber (ﷺ) Sağ elle yemeği emreder, sol elle yemek yemekten sakındırır ve şöyle buyururdu: “Muhakkak ki şeytan, sol eliyle yer ve sol eliyle içer” (Müslim: 2020)

Rasûlullah’ın (ﷺ) şöyle buyurduğu rivayet olunmuştur:

“Muhakkak ki Cenâbı Hakk, kulunun yemek yediğinde ve su içtiğinde kendisine hamd etmesinden memnun kalır” (Müslim: 2734-Tirmizi: 1816)