Dervişin Giyim Tarzı

 

Dervişin Giyim Tarzı

Günümüzde değişik giyim tarzları mevcut; spor, klasik ve yırtık giyim modelleri gibi bir çok model ismi oluşturulmuştur. Bizim de kendimize göre giyim tarzımız var. Kimimiz resmi takım elbise giyiyor, Kimi tişört ve kot giyiniyor. Kısaca herkes kendini nasıl hissediyorsa giysisi ile enerjisini yansıtıyor.

Dilerseniz bir hikayeye ile devam edelim yazıya; Bir gün Bağdat’ta bir camide yaz kış aynı elbiseyi giyen birisine insanlar merak ettikleri için sormuşlar Neden hep aynı elbiseyi giyiniyorsunuz? 

__ Dedi ki o adam:
__ Ben eskiden sık sık elbise değiştirdim bir gece rüyamda gördüm ki cennete vardım. Cennette fakir bir Cemaat ile karşılaştım oturmuş bir sofrada yemek yiyorlardı. Onlarla birlikte yemek yemek istedim. Melekler geldiler ve elimden tutarak beni onların arasından kaldırdılar ve bana dediler ki:
__ Bunlar dünyada bir elbiseden başka giyinmezlerdi. Senin iki gömleğin var. Onun için sen bunlarla oturamazsın.  

O zaman Nezrettim (adamak) ki bir gömlekten başka girmeyeyim . Ondan dolayı yaz kış bu gömlekle geziyorum ve ölünceye kadar da böyle kalacağım dedi.

Evet gerçekten yetecek kadarından fazla giyim için masraf yapmak, güzel görünmek, dünyaya ve hayat tarzına önem vermek şöhretten kaynaklanan bir felakettir.  

Şeyh Beyazıt Bestami (rahmetullahi aleyh) bir gömlek giyerdi. Alemi Cemal’e intikal buyurduğu gün o gömlekten başka bir şey de üzerinde yoktu.

Ebu Hafz-il Haddad (rahmetullahi aleyh) şöyle buyurur ki; “Fakirin yani sofilere heves edenin elbisesini yeni görürsen ondan asla hayır umma!

Ashab-ı Suffe ve kendileri ile toprak arasında hail(arada engel, mani) bırakmazlardı. 

Fahri Alem (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz şöyle buyuruyor; “Kim ki, giyinmeye muktedir olduğu halde güzel elbiseler giymeyi terkederse, Hak Teala ona cennet hullelerini giydirir.”

Şeyh Abdulkadir Geylani (rahmetullahi aleyh) bir renk elbise giyinir ve taylasana sokunurdu.

Şeyh Ali Heybeti (rahmetullahi aleyh) Daima siyah elbise giyinirdi.

Ebu Ebu Derda (Radıyallahu Anh) Vefat ettiği zaman 40 yerinden  yamalı bir gömleğinden başka bir şey çıkmadı. Fakat verdiği zaman 4000 dinarı birden çıkartır verirdi.  

Hz. Ömer (Radıyallahu Anh) bir kimsenin ince elbise giydiğini görünce elindeki asa ile onu hücum eder; Bu ince giyecekleri kadınlara bırak onlar giysinler diye haykırırdı.

Resulullah (aleyhissalatu vesselam) Efendimiz hadis-i şeriflerinde buyurmuşlar ki; “Gönüllerinizi aba giymekle nurlandırınız. Zira aba giymek dünyada horluk ve ahirette nurdur. Halkın sizi medhü senasıyla dinlerinizi ifsad etmekten sakınınız.

Fahri kainat efendimiz eski giysi, eski ayakkabı giyinir ve köleleri ile birlikte oturup yemek yerlerdi. Her kim, Dünyada şöhret elbisesi giyerse, Hak Teala ona kıyamet günü horluk elbisesi giydirir. 

Talibi hak olan kardeşim gerçekten Derviş olmak istiyorsan, şeyhinin elinden dervişlik elbisesini giymek ve böylelikle hakiki bir Mürid olman gerekir. Süslü şeyleri giymek, kendine fazlasıyla özen göstermen, elbiseyi yerde süründürmen senin işin olmamalı. Bugünün tabiriyle metroseksüel (bakımlı) bir erkek olman için dünyaya özen gösteren kişilerin içi boştur. Derviş hırkayı giydiğinde bu sayılanları geride bırakan kişidir. 

Bu devirde yamalı elbise giymek, eski ve yırtık elbise üzerine geçirmek ve bununda kirlenmiş olması tabii ki uygun değildir. Uygun olan ne giyilirse giyilsin temiz olmasıdır. Göze batan değil, sade ve mütevazi bir elbise giyilmeli. Bundan beş sene önce yırtık pantolon giyen kişiye nasıl bakılırdı şimdi bu pantolonlar moda oldu. Modaya uyma hastalığını yenen ve sade bir giyim tarzı ile kendinizi bu sıkıntıdan ve felaketten kurtarın.