Kalbin Karanlıktan Tevhitle Kurtulması

Konu nefsi emmare olunca yazacak çok şey var. Kalbimiz geçmiş günlerimizde işlediğimiz günahlardan meydana gelen karanlık perdeler ve noktalarla dolu, sonuçta göz gözü görmez hale gelmiş. Nefsi mücadelenin yenilmişliğiyle epey bir kötülüğe sürüklenmişiz. Meylimiz hep kötülük üzere çirkeflik, haset, şehvet, boş işlerle uğraş, tamahkarlık, insanlarla alay etmek ve onlara eziyet üzerine geçmiş. Şehvet düşkünlüğü ile pislenmişliğimiz, iki meme ucu arasında bulunan düşmanımızı tanımakla birden değişmeye başladı. 

Düşmanlığı sabit olan nefsime dost oldukça, ona İhsan ve hizmette bulundukça beni hep ateşe iten ve hep kötülüğü yol olarak gösteren sinsi bir düşman olduğunu geç de olsa anladım. Artık ondan emin olamaz oldum ve onunla didişmenin sonunun olmayacağını da anladım. Kainatın efendisi aleyhissalatu vesselam efendimiz "İmanınızı yenileyin la ilahe illallah sözünü çok edin. Zira o söz hiçbir günahı bırakmaz hiçbir amel de ona benzemez. Allah'a kavuşuncaya dek ona hiçbir perde yoktur." buyurmuştur. Tevhid kelimesi her sevaptan üstün her amelden makbul ve mevla'nın en sağlam kalesidir.

Sarıldık tevhide başladık "la ilahe illallah" zikrini tekrar etmeye, ilk başlarda tat alamadım, ama sonradan gelen günlerde günahlar yavaş yavaş yerini hayırlara ve güzel ahlaka bırakmaya başlayınca, amellerde meydana gelen değişiklikler, karanlıkların aydınlıkla karşı koyamaması sonucunda kalp iyice karanlıktan kurtulup nihayet Allah azze ve cellenin bütün işlerde yaratıcı olduğunu bilmeye, her şeyin ondan olduğunu öğrenmeye başlayınca, tevhid zikri bize tat vermeye başladı. Neye bakıyorsak onda O'nun ilminin eserini görüyor bu bakıştan tat almaya, ne kudretli ve yüce bir yaratıcımız olduğuna imanın kuvvetlenmesi ile birçok şeyin değişime uğradı. 

Artık bizden inançlı'ya ne de bir inançsızsa ne de bir hayvana ne de bize düşmanlık yapan bir cahile asla bir zahmet ve zorluk veya bir zarar, bir keder değmez. Bu müşahedenin bir eseridir. İşte bu kalpteki nurun yüzde aydınlığını vermesine sebep oldu. Gönül açılmaya başlanmıştır. Gönül artık tevhidi daha içten, daha güzellikle zikretmeye başlamıştır. 

Nefsi Emmare makamdan kurtulmak için tevhidi her halükarda her adımda tekrar etmede gayretli olmalı. Saadet tevhittedir Mevla'ya sığınmak isteyen onunla sığınsın ve muradına ulaşsın. Bundan sonra itikatı düzeltmek ehli sünnet üzere yaşamak, temizlik ve abdest hususunda dikkatli davranmak, namaz hususunda incelik ve hassasiyet göstermeli, bir ilmihal kitabını okuyup öğrenmeli. 

Nefsini temizleyip kalbini arındırmadıkça başka bilimlerle meşgul olmamalı. Dünya işlerine takılmamalı, politik çekişmelerin içerisinde kendini heder etmemeli, bu nefsi emmareden bir an önce geçmesi için kalp aynasını parlatması gerektiği, bütün meşayıh tarafından söylenmiştir. O yüzden kelimeleri tevhid ile aydınlanmak için gayretini arttırmalıdır. Salik daha sonra öğreneceği ilimler için kalbin aydınlanmasına, onun için ilmi öğrenmeye kolaylık sağlayacaktır. Çok zikretmeli kalpleri kayıp aleminin nurlarından perdeleyen tüm pisliklerden kalbi silip süpürüp atmalı, çok yiyen değil az yiyen, az uyuyan, az içen bir yapıya dönülmeli bu kalbin masivadan temizlenmeye vesile olacaktır.

Gafletten kurtulabilmek için de sürekli nefsini ölümün zorluk ve kabrin azabıyla, mahşer ile ve cehennemin korkunçluğuyla korkutmalıdır. Yapılan bütün çalışmalar nefsin ıslahı veyahut da temizlenmesi içindir, bir makama ulaşmak için değildir. Burada aranacak olan bütün amellerde rızayı baridir. Yamalı elbiseler dahi giyinecek olsak, kendimize derviş süsü vermeye çalışmaktan uzak olunmalıdır. Hesaba çekilmeden önce hesaba kendinizi çekerek kalbin afetlerinden kurtulabilmenin mücadelesini verip ahlakı güzelleştirmeye çalışmak arzu edilendir