Peygamberlerin Tebliğ Görevi Hakkında Ayetler
Tebliğ, peygamberlerin temel görevlerinden biridir. Peygamberler, Allah'ın kendilerine vahyettiği hakikatleri çevrelerindeki insanlara, toplumlarına duyurmakla, iletmekle yükümlüdürler.
Tebliğ; beyin yıkama, propaganda ve ajitasyon olmadığı gibi, şiddet ve zorlamayı da içermez; yalnızca, dinlemeyi becerebilen insanlara ayetlerin okunması ve muhtevalarının anlatılmasıdır. Bunun ise, ancak barış ortamında, barışçıl yollarla yapılabileceği aşikârdır. Bu nedenle, yaygın olarak bilinenin aksine, savaş, tebliğin bir parçası veya vasıtası olarak görülemez. Kur'an'a göre, meşru savaşın tebliğle tek irtibatı, savaşın tebliğ ortamının ortadan kaldırılması nedeniyle başvurmak zorunda kalınan geçici bir durum olmasıdır.
a) Peygamberlerin Tebliğ Görevi Hakkında Ayetler
87 A’la Suresi
9. Faydalı olacaksa insanlara öğüt ver. 10. Allah'tan korkan öğüt alacaktır. 11. Bedbaht olan ondan kaçınacaktır.
7 A’raf Suresi
35. Ey Adem oğulları! Size aranızdan ayetlerimizi okuyan peygamberler geldiğinde, onların bildirdiklerine karşı gelmekten sakınan ve gidişini düzeltenlere, işte onlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.
6 En’am Suresi
48. Peygamberleri ancak müjdeci ve uyarıcı olarak gönderiyoruz. Kim inanır ve nefsini ıslah ederse onlara korku yoktur, onlar üzülmeyeceklerdir.
69. Sakınan kimselere, onların hesaplarından bir sorumluluk yoktur. Fakat bir hatırlatmadır; belki sakınırlar.
130. "Ey cin ve insan topluluğu! Size ayetlerimi anlatan, bugünle karşılaşmanızdan sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?" "Kendi hakkımızda şahidiz" derler. Dünya hayatı onları aldattı da inkarcı olduklarına, kendi aleyhlerinde şahitlik ettiler.”
42 Şura Suresi
48. Eğer yüz çevirirlerse bilsinler ki, Biz seni onlara bekçi göndermedik; sana düşen sadece tebliğdir. Doğrusu Biz insana katımızdan bir rahmet tattırırsak ona sevinir; ama elleriyle yaptıkları yüzünden başlarına bir kötülük gelirse işte o zaman görürsün ki insan gerçekten pek nankördür.
18 Kehf Suresi
27. Rabbinin Kitap'ından sana vahyolunanı oku; O'nun sözlerini değiştirecek yoktur. O'ndan başka bir sığınılacak da bulamazsın.
56. Biz peygamberleri ancak müjdeci ve uyarıcı olarak göndeririz. Oysa inkarcılar hakkı batılla ortadan kaldırmak için çekişirler. Ayetlerimizi ve kendilerine yapılan uyarmaları alaya alırlar.
16 Nahl Suresi
36. And olsun ki, her ümmete: "Allah'a kulluk edin, azdırıcılardan kaçının" diyen peygamber göndermişizdir. Allah içlerinden kimini doğru yola eriştirdi, kimi de sapıklığı hakketti. Yeryüzünde gezin; peygamberleri yalanlayanların sonlarının nasıl olduğunu görün.
14 İbrahim Suresi
4. Kendilerine apaçık anlatabilsin diye, her peygamberi kendi milletinin diliyle gönderdik. Allah dilediğini saptırır ve dilediğini de doğru yola eriştirir; güçlü olan, Hakim olan O'dur.
29 Ankebut Suresi
18. Eğer siz Peygamberi yalanlıyorsanız bilin ki, sizden önceki ümmetler de yalanlamışlardı. Peygambere düşen, sadece apaçık tebliğdir.
2 Bakara Suresi
213. İnsanlar bir tek ümmetti. Allah peygamberleri müjdeci ve uyarıcı olarak gönderdi; insanların ayrılığa düşecekleri hususlarda aralarında hüküm vermek için onlarla birlikte hak Kitaplar indirdi. Ancak Kitap verilenler, kendilerine belgeler geldikten sonra, aralarındaki ihtiras yüzünden onda ayrılığa düştüler. Allah, inananları, ayrılığa düştükleri gerçeğe kendi izni ile eriştirdi. Allah dilediğini doğru yola eriştirir.
3 Al-i İmran Suresi
20. Eğer seninle tartışmaya girişirlerse, "Ben bana uyanlarla birlikte kendimi Allah'a verdim" de. Kendilerine Kitap verilenlere ve kitapsızlara: "Siz de İslam oldunuz mu?" de, şayet İslam olurlarsa doğru yola girmişlerdir, yüz çevirirlerse, sana yalnız tebliğ etmek düşer. Allah kullarını görür.
33 Ahzab Suresi
7. Hani biz peygamberlerden sağlam söz almıştık. Senden, Nûh’tan, İbrahim, Mûsâ ve Meryem oğlu İsa’dan da. Evet biz, onlardan sapa sağlam bir söz almıştık.
13 Ra’d Suresi
40. Onlara vadettiğimiz azabın bir kısmını sana göstersek de senin canını alsak da, vazifen sadece tebliğ etmektir. Hesap görmek Bize düşer.
إرسال تعليق
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...