Kur'an ve Sünnete Tabi Olmak

Kur'an ve Sünnete Tabi Olmak

Derviş kardeşim Kuran’ı Kerime ve sünneti seniyyeye tabi olmalısın, bu yolun büyüklerinin tavsiye ettiği ve önem verdiği konuların başında gelmektedir. Büyük alimlerin yoluna ve eserlerine uymalı ve onların peşinden giden olmalısın. Sakın ola kendini cemiyetin şeyhiyim veya onların önde geleniyim gibi bir benlik ortaya koyma.

Zamanını size bir fayda sağlamayan şeylerle heder etmemelisin. Nefesler bize veriliyor ve bunlar yazılmaktadır. Nerede bu nefesleri harcadığınıza bakın ve size gurur veren şeyden sakınınız. Kalplerinizi muhafaza ediniz ve vakitlerinizi değerlendirmede gaflette olmayın. Faydalı olacak şeyleri kaçırmış olursunuz. Şunu bilin ki günahlar kalpleri körleştirir, berbat ve hasta eder.

Perşembe ve Cumartesi günleri zikrullah ile meşgul olduğunuzda vecd duygusuyla bir sağa bir sola ağaçlar misali sallanırsınız. Dışardan bakan sizi bunlar uçmuş ve raks ediyorlar der. Bir gerçek var ki, kendisinde gerçek bir hal yokken varmış gibi gösteren niyeti bozuk kişinin yaptığı rakstan öteye geçmez.

Allah için sevenlerden olmalı, O’nun rızası için birbirini ziyaret edenler olmalısın ki, gerçek zakirlerden olasın. Bu zakirler gizli sırları idrak ederler. Çocukların ninni dinlediğinde nasıl sakinleştiğini ve nasıl uyuduğunu düşünün. Develer dahi yüklerinin acısını okuyucunun güzel nağmeleriyle unutur. İsrafil (as.) güzel sesiyle zikrettiğinde yedi kat göğün melekleri kendi zikir ve tesbihlerinden çekilir İsrafil (as.)’ı dinlerdi. 

Cenabı Hak, Adem (Aleyhisselam)'ın yeryüzüne indirince O, 300 sene ağladı. Allahu Teala ona vahyetti: 

- Ya Adem, niçin ağlıyorsun? Niçin üzülüyorsun? 

Hz. Adem cevaben dedi ki: 

- Ya Rabbi cennetine olan iştiyakımdan ağlamıyorum. Cehennem korkusuyla da ağlıyor değilim. Benim gözyaşlarım arşın etrafında birbirinin elinden tutarak saf bağlayıp sema ve devranla vecde gelen güzel yüzlü meleklere olan şevk ve hayranlığımdan dolayıdır. Ki onlar, bu devranları esnasında “Melikimiz ne büyüktür, melikimiz olmazsa helak oluruz. Sen bizim ilahımız olduğuna göre kim bizim kadar bahtiyar olabilir? Sen bizim dostumuz ve yardımcımız olduğuna göre kim bizden mutlu olabilir? diye zikredip duruyorlar, onların bu hali kıyamete kadar devam edip duracaktır. 

Allahu Teala bunun üzerine Adem (aleyhisselam)’a şöyle vahyetti ki: 

- Ey Adem, başını kaldır ve onlara bak. Adem (Aleyhisselam) başını semaya kaldırdı ve meleklere baktı ki Cebrail (Aleyhisselam) reisleri, Mikail (Aleyhisselam) okuyucuları olduğu halde arşın etrafında raks ediyorlar, Adem (Aleyhisselam) bu hali görünce ah ü figanı sükunete erdi.

Sufilik yoluna girmiş kardeşim iddiada bulunacak davranışlarda bulunmamalısın. Hedefin sadece O’nun rızası ve yakınlığına ulaşmak olsun. Bilirsin ki Allah her şeyi görüp işitendir. Ve O nefsinin sana verdiği vesveseyi dahi bilendir. İçinde sakladığınız gizli sırlarınıza hakim olunuz makam ve iddia peşinde koşmayınız aşk ve şevkiniz sıddıklık üzere olsun…