Cinler ve şeytanlar
Tercih edilen görüşe göre cinlerin bir kısmıdır ve bazı değerler bakımından meleklerin karşıtıdır. Zira melekler hayır işler, iyiliği emreder ve hayır üzere sabit kalırlar. Şeytanlar da şer işler, kötülüğü emreder ve kötülük üzere hareket ederler. Cinler ve insanlar gibi mükelleftirler, bazı akait kitaplarından cinlerin doğum anından itibaren mükellef oldukları zikredilmiştir. Sebebi de onların ilk andan itibaren hitabı anlama ehli olmalarındandır.
Cinlerin büründüğü şahsın diliyle konuşması, bazı insanları görünmeleri, insanın kalbinde hissettiği ve meseleler ile insanlara hitap etmeleri onların belirtilerindendir. Cinlerin aleminde kâfir de müminde fâsık da vardır. Onların kafirleri şeytanlar mı yoksa şeytanlar ayrı bir tür müdür? Bu bir soru işaretidir. Cinler havadan yaratılmış varlıklardır. Şeytanlar ise ateşten yaratılmışlardır. Alimlerin bu konuda iki ayrı görüşleri bulunmaktadır. Tercih edilen görüş, şeytanların, cinlerin kâfir oldukları yönündedir. Allah resulü aleyhissalatu vesselam efendimizin insanlara ve cinlere gönderildiği ve onun risaleti insanlara ve cinlere tebliğ ettiği konusunda ihtilaf yoktur. Cinlere Hz. Peygamberden önce cinlere peygamber gönderilmiş midir sorusu? Konusunda alimler yine iki görüşe ayrılmışlardır. Abbas ve diğerleri Allah'ın cinlerden peygamber göndermediği görüşünü benimserler Dahhak, ibnu Hazm ve diğerleri ise Allah'u Teâlâ'nın cinlerden nebiler ve resuller seçtiğini söylemişlerdir.
Cinlerin gayp aleminin bir kısmı olduklarına ve onların varlıklarına iman etmek gereklidir. Bunu inkar ise insanı küfre götürür. Bu inanç zarureti diniyye edendir. Ve bunlar akaid kitaplarının yanı sıra cinler ve cinlerin ahkamı konusunda eski ve yeni kitaplarda yer almışlardır. Sadece cinler konusunda kitap yazanlardan eskiler arasında Laktul Mercan fi ahkami’l-cann adlı eseriyle ibnu'l kayyım ile Akamü’l-Mercan fi Garibi'l Ahbar ve ahkamu'l-cann ismiyle kadı bedrettin şibli hanife'yi sayabiliriz.
Yeni ve eski islam alimleri, Cinlerin yer aldığı kesin olaylardan savaşlar vb. gibi bahsetmişlerdir. Cinlerden, bazılarının ulemadan önemli kişilere talebelik ettikleri bilinmektedir. Hanefi alimlerinden ibni Abidin'in şeyhi Mevlana Halidi Nakşibendi (Allah rahmet eylesin) Cinlerden öğrencisi olduğu konusunda bir risalesi vardır.
Cinler konusunda kur’an’ın birçok nasları vardır linge tıklayınız Cinler Ve Şeytanlar. ve Cinler Hakkında Ayetler , Şeytan Hakkında Ayetler okuyabilirsiniz. Bizim için gerekli olacak kadar kısa notlarla beraber bu konuda nebevi inançları da ele alalım.
Cinler halis ateşten yaratılmışlardır. Kur'an ı kerim iblis'in cin olduğundan bahsetmektedir. Sünneti nebeviyye de her insanın şeytanlardan bir arkadaşı bulunduğunu açıklamaktadır. Yine Kuran'da “Kim Rahmanın Kur’an’ından yüz çevirirse ona bir şeytanı arkadaş veririz o şeytan artık yanından ayrılmaz dostu olur.” Zuhruf 36 Gerçekten şeytanlar dostlarına sizinle mücadele etmeleri için telkin ederler. Çünkü şeytan insanın apaçık düşmanıdır. Hem şeytanın insanı çarpmasının mümkün olduğunu ve bunun neticesi olarak da ona sara isabet ettirdiğini açıklamaktadır. Yine kuranı kerim şeytanın zürriyeti bulunduğunu açıklamakta. Bu da şeytanlar dünyasında evliliğin ve üremenin bulunduğunu gerektirir. Buna göre de onlar da erkeklik ve dişilik vardır. Tercih edilen görüşe göre şeytanlar alemi cinler aleminin bir kısmıdır. Cinlerin hepsi mükelleftirler, hesaba çekileceklerdir ve cennet ve cehennem bile ödüllendirilecek eklerdir. Genel olarak cinlerin kendilerine ait güçleri vardır. Kuran ı kerim cinlerin gaybını bildiğini reddeder.
Gaybi varlıklar olan cinlerin var oldukları kitap, sünnet ve ulemanın icması ile ile sabittir. Onların insanlar gibi mükellef oldukları. Ve yine insanlar gibi ceza ve mükafata tabidirler. Cinler yaratılışlarından dolayı anlayış sahibi oldukları için doğuştan itibaren mükelleftirler. Onların da kendi aralarında mezhepleri vardır. Cin insanlarla birlikte yaşıyorsa “amir” adı verilir. Eğer toplu halde insanlarla yaşarlarsa “umar” adını alırlar. Çocuklara musallat olmuşlarsa “ervah” ismini alır. Eğer pis ve inançsız ise “şeytan” denilir. Bunun üstünde olanlara “marid” onun da üstünde güçlü olanlara da “ifrit” adı verilir.
Şeytanlarla cinler bir cins olduğu şeytanların, cinlerin, hâbis ve isyankârlarından olduğu görüşünde olanlar vardır. Tercih edilen görüş de budur. Alimlerin bir kısmı cinlerin havadan şeytanların ateşten yaratılmış varlıklar olduğu görüşündedirler. Ulema nasların toplamından cinlerin çeşitli şekillere girdiklerini hemfikirdirler. Ulemanın arasında bazı ihtilaflar olmuştur. Cinler tam olarak insan şekli gibi şerefli bir şekle girebilirler mi? Onlar güzel şekillerde ve çirkin şekillere de girebilirler. Yerler içerler, evlenip soylarını devam ettirirler. Şeytanlar insana oğullarına vesvese verip onu saptırırlar. Erkek kadın hiçbir insan yoktur ki şeytanlardan bir karini arkadaşı olmasın. İnsan bazen onların sebebiyle sara, delilik ve ihtilaç (azaların tutulması ve titremesi) gibi hastalık türlerine yakalanırlar. Onlar bazen insanlara eziyet de ederler. Onların bazı insanların kılığına girmeleri ve onların dili ile konuşmaları bilinen meşhur olaylardır. Bazı ruh çağırma olayları da bu türdendir. Zira Aziz ve Celil olan Allah Teala cinler alemini Süleyman aleyhisselâmın emrine vermiştir.
Halbuki onlar gelecekten bir şey bilmiyorlardı. Fakat onlar bazıları aracılığıyla cereyan etmiş ve etmekte olan bazı şeyleri bile biliyorlardı. Cinlerle ilgisi olan bazı kişilerin bir çalının yerine keşfetme veya uzak yerlerde cereyan eden olayları bilme gücüne sahip olmalarına şaşılacak bir yanı yoktur. Bunlar gayp aleminden bilgiler vermek değildir. Şeytanlardan ve cinlerden korunmak zikir ile Allah'a sığınmak ile kuran okumakla ve namaz kılmak ile olur. Bir sebepten ötürü cinle çarpılmış kişinin felak ve nas ayetel kürsi bakara suresini okumak suretiyle tedavi edilmesi imkanı vardır. Fetvası verilerek caiz görülen şeyle tedavi olmak da caizdir. Cinler mükellef olsalar da cenabı hakkın ayetindeki kavline göre üstünlükte insanoğlundan daha aşağıdadırlar.
Cinler atmosferin yüksek tabakalarına çıkma gücüne sahiptirler ve orada göklerin haberlerini gözetlerler. Cinlerin olağanüstü güçleri vardır. Kuranda bunlar Süleyman aleyhisselam kıssasında ayetlerden anlaşılmaktadır. Tahtı getirmeleri gibi çok derine dalma ve ağır işlerde çalışma gibi yeryüzüne bazı eserleri inceleyen insanların insaf gözüyle bakmış olsalar bu eserlerden çoğunun açıklanamayacağını göreceklerdir. Bunların yapımında cinlere rol verildiği zaman içerisinde açıklanabilir. İnsanlık tarihinde bize nakledilen bazı olaylar var ancak cinler aleminin varlığı ile açıklanabilir. Her yörede hal hâlâ cinlerle ilgili bulunan insanlar bulunmaktadır. Hâlâ durumlarından şikayet etmekte olan insanlar vardır ki onların da durumu ancak cinlerin varlığıyla açıklanabilir. Bir varis veya mürşid bir veli çıkartmak için bir kısım kural ve kaideler icat etmeye çalışmışlardır.
Alimlerden birçoğu Kamil mürşidin şartları ve bulunması gereken kemalat sıfatlarının marifetleri hakkında kitaplar yazmışlardır. Bir ancak şeytanın çalışma şekillerini bilmekle Kamil olur. Hatta irşada yetkili olur. Şeytanın huyunu hareketlerini ve insan nefsi üzerindeki etkilerini bilen, kendini ve kardeşlerini şeytanın etkilerinden alıkoyabilen kişidir. İnsan beşeri kemâlâtı ve ona nasıl ulaşacağını bildiği takdirde şeytanın etkisinden kurtulur. Nitekim Allahu teala “Allah'a karşı gelmekten sakınanlar şeytan tarafından bir vesveseye uğrayınca Allah'ı anarlar ve hemen gerçeği görürler.” Araf süresi 201.
Şeytanı nefisler üzerindeki etkilerini bilmek, bilgi türlerinin en önemlilerinden bir tanesidir. İnsan ancak Allah'tan ve ahiret gününden, şeytan, nefs, heva ve dünyaya çevirir.
Şeytan, cehennemlikler kervanını şarkı türkü söyleyerek kötülüğe yöneltir. İnsan masum değildir. İnsan kemalatını tam olarak kazanırsa hissi veya manevi şehvetleri hariç olmak üzere, şeytana girecek kapı bırakmaz.
Dünya makamı, dünyevi başkanlık ve Allah'ın rızasının ve ahiretinin hedeflenmediği riyaset (başkanlık ve reislik) sevgileri manevi şehvetlerdendir.
إرسال تعليق
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...