Bismillahirrahmanirrahim
Hızır As. Kimdir:
Bazı İslami kaynaklarda Hızır’ın asıl adı ve soyu hakkında bilgi verildiği görülmektedir. Sıhhatleri tartışmalı olan rivayetlere göre Hızır, Kabil’in oğlu Hazrûn veya Hz. Nuh’un oğlu Sam’ın torunlarından Belyâ b. Melkân yahut Hz. İshak’ın torunlarından Hazrun b. Amayil’dir. Hz. Harun’un soyundan geldiği, isminin Hadır b. Âmiya veya Hadır b. Fir‘avn olduğu yahut Kur’an’da adı geçen İlyâs veya Elyesa‘ın Hızır’ın kendisi olduğu öne sürülür. (Ebû Hâtim es-Sicistânî, s. 3; Makdisî, III, 77; İbn Kesîr, I, 295; Diyarbekrî, I, 106).
Bazı kaynaklarda ise annesinin Rum, babasının Fars olduğu kaydedilir. (İbn Kesir, I, 299; Diyarbekrî, I, 106-107).
İbn Kesir, İslami kaynaklarda Hızır’ın gerçek adı olarak gösterilen Belya b. Melkandır. (el-Bidaye, I, 299), Araştırmacılar, Hızır’ın asıl adının Belya olabileceğini ileri sürmüşlerdir.
Hızır ile İlyas farklı kişilerdir; ayrıca bunların birlikte hareket ettiklerine dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Hızır As. Bu Ad Neden Verildi:
Ebu Hüreyre’nin naklettiği başka bir hadiste Hızır’a bu adın verilmesinin sebebi, “Kuru yerde oturduğunda altında otlar yeşerip dalgalanır” (Buhari, “Enbiyâʾ”, 27; Tirmizî, “Tefsîr”, 19/1) şeklinde açıklanmıştır.
Hızır As. Yaşadığını Savunanlar:
İslami kaynaklarda Hızır’ın farklı bir yapıya büründürülmesi kıyamete kadar yaşayacağı anlatılmaktadır. Hızır’ın deccali yalanması veya karşısına çıkacak olan kişinin o olacağını için ömrünün uzatıldığı haber vermişlerdir. (İbn Hacer, el-İṣâbe, I, 431), (Nevevî, XVIII, 72),
Hz. Peygamber döneminde hayatta olduğu ve Peygamber’in elçisi olarak Enes’in kendisiyle görüştüğü (Beyhakī, V, 423), Resûlullah vefat ettiği zaman gelip Ehl-i beyt’e tâziyette bulunduğu (İbn Kesîr, I, 141), Ömer b. Abdülazîz ile İbrâhim b. Edhem, Bişr el-Hâfî, Ma‘rûf-i Kerhî, Cüneyd-i Bağdâdî ve Muhyiddin İbnü’l-Arabi gibi mutasavvıflar tarafından görüldüğü yazılmıştır.
Hızır’ın denizlerde, İlyas’ın karada yaşadığı, sık sık bir araya geldikleri (İbn Hacer, el-İṣâbe, I, 432), Cebrail, Mikail ve İsrafil ile her yıl arefe günü Arafat’ta buluştukları haber verilmiştir. Bunlardan bir kısmı, Hızır’ın dünyanın sonuna kadar yaşamasını Hz. Adem’in bir vasiyetine ve duasına (a.g.e., I, 431), bir kısmı da onun âb-ı hayâttan içmesine (Taberî, Târîḫ, I, 220) bağlamaktadır.
Hızır As. Yaşamadığını Söyleyenler:
Hızır’ın Misyonu Ve Görevi Nedir:
Hızır telakkisi Nusayriler başta olmak üzere aşırı Şiiler (Gāliyye), Yezidiler ve Dürziler arasında önemli bir yere sahiptir.
Hızır bir bakıma Kutup görevi yapmakta darda kalanların imdadına koşmakta hakkın inayetiyle hayırların fethi ve şerlerin def’ine ma’nen yardımcı olmaktadır.
Hızır Hakkında Bilgi Kaynakları:
Tasavvufta Hızır:
Hızır yaşıyor mu:
Sufilerin Hızır konusundaki kanatları Onun yaşadığı görüşünde yoğunlaşmaktadır. Nitekim ilk tasavvuf klasiklerinden itibaren sufilerin Hızır’la görüştüğünü gösteren rivayetler vardır. Ebu Talip Mekki Hızır’ı Allah’ın askeri saymakta ve yeryüzünde bilinmeyen velilerin reisi olarak görmektedir. kutül kulub1 .20
Sonuç Olarak Hızır Aleyhisselam cismani vücudu ile değil Ruhani ve manevi kişiliği ile yaşamakta ve alem-i misalde müsaade edilebilmektedir.
إرسال تعليق
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...