Kadiri Yolu

Reca Sahibinin Hali

Reca sahibi, içinde bulunduğu makamdan kaynaklanan özel bir hale sahiptir. Kul amelinde devamlı olmalıdır. Hedefi Hakka yakınlık kazanmaktır. Bazen kul kötülük yapmakla ve günaha düşebilir. Allah cc. kulunun kötülüklerini lütuf ve ihsanı ile örter. Bu ihsan ve lütuf zorlama ile olmaz. 

Süfyan'ı Servi rahmetullahi Aleyh de dediği gibi kim bir günah işler günahının Allah tarafından takdir edildiğini bilerek mağfiretini beklerse Allah onu affeder. Çünkü Allah bir topluluğu kınayarak şöyle buyurmuştur: "Rabbiniz hakkında beslediğiniz zaman var ya işte sizi o mahvetti" Fussilet/23

“Kul Rabbinin ihsan ve ikramdan dolayı onun rahmetinden ümidini kesmemesi gerekir. Rabbinin ihsan ve ikramlarını bırakıp, nefsinin sıfatlarına ve kötülüklerine dolayı ümit beslememelidir.

Abdullah b. Sehl rahmetullahi Aleyh şöyle demiştir: “Kim nefsine ve amellerine bakarak rabbinden bir şey dilerse duası kabul olunmaz. Ta ki Allah'ın keremine ve fazlına nazar edip, duasını kabul edileceğine kesin olarak inanıncaya kadar bu böyle devam eder. 

Allah ancak ihlas ve yakın sahibi müminin duasını kabul eder. Kul tevhid-i müşahede ettiği ve Allahu Teala'nın vahdaniyetine nazar ettiği zaman ihlas ve yakın sahibi olur.

Rivayet edildiğine göre Hz. Musa aleyhisselam “Ya Rabbi, en fazla kime kızarsın? diye sorduğunda, Allahu Teala, “Hükmüme, Kaderime razı olmayana ve benden hayır dilediği halde kendisine verdiğim şeyden hoşlanmayan insana” buyurmuştur .

“Allah hakkında güzel düşünce içinde bulunmak, Allah için yapılan güzel ibadetlerdendir.” buyrulmuştur.  (Ahmet b. Hanbel el-Müsned 2/297, 304, 359, 407, 491)

Hz. Adem Aleyhisselam yüce Allah'tan gelen bir ilhamla öğrendiği kelimeler onun şu sözleridir. Hz. Adem Aleyhisselam Allahu Teala’ya Ey Rabbim işlediğim bu günah tamamen nefsimden midir? Yoksa beni yaratmadan önce senin benim için ezelde takdir ettiğin bir şey midir? Diye sordu. Allahu Teala, o seni yaratmadan önce ezeli ilmimde takdir ettiğim bir şeydir, buyurmuştur. Adem Aleyhisselam; Allah'ım onu benim için takdir ettiğin gibi, affetmeni diliyorum, dedi. (Suyuti, ed-Dürrü’l-Mensur, 1/144)  

Meşhur olan bir hadiste şu olay anlatılmıştır: “Bir adam, insanlara karşı iyi davranır, ödünç para verir, onlara genişlik sağlar, işleri zorluğa sokmazdı. Bu insan bunlardan başka bir hayırlı iş yapmadan öldü. Yüce Allah onu huzuruna aldığında kendisine, Biz kullara genişlik sağlamaya senden daha ehiliz buyurdu ve adamı Allah'ın rahmetine güvenmesi ve güzel zannı sebebiyle affetti.” Buhari, Enbiya, 54 Müslim müsakat 30-31 Ahmet b. Hanbel el müsünnet 2/-263, 339,4/120

Allah'ın rahmetine ümit bağlayan rica ehli kimselerde bulunması gereken ameller; Namazı hakkı ile kılmak, gizli açık, az çok eldeki malı Allah yolunda harcamak, dünya ticaretini bu işlere engel yapmamak,  gece vakitlerinde Teheccüd için kalkıp uzun uzun namaz kılmak, uzanıp yattığın da dua ve zikirle meşgul olmak, bu haller kalplerde yer eden ilahi korkudan ileri gelmektedir. 

Havf ile Reca iki makama giden iki değişik yoldur. Havf alimler için ilim makamına giden bir yoldur. Reca ise amel edenler için amel makamına giden bir yoldur.

Havf ve Reca, Allah'a yakın derecesinde inanan bir müminin sıfatıdır. Bu sıfattaki Mü’min bir iyilik yaptığı zaman sevabına inanarak yapar. Çünkü o kesin olarak bilir ki, Allah o amel için ne vaat etmiş ise hepsi doğrudur. Bu vaadi yapan zat çok cömerttir. Bu kimse bir günah işlediğinde kesin olarak bunun kötü olduğunu bilir; onun yüzünden ilahi acaba uğrayacağından korkar. Çünkü o şunu bilir bu günah için haber verilen ve sakındırılan azap gerçekten korkunçtur; azap tehditinde bulunan zat ise çok büyüktür. 

Kim Allah'a itaat etmenin, Allah'ın rızasına ve sevgisine götürdüğünü kabul ederse yapacağı da budur.

Hz Peygamber (ﷺ) rivayet edildiğine göre şu hadiste bunun delilidir. Zeyd el-Hayl Radıyallahu anh Allah resulüne (ﷺ) gelerek Allah'ın istediği ve istemediği kimselerin alamet ve özelliklerini sormak için sana geldim dedi. Allah resulü (ﷺ) kendisine ne halde sabahladın diye sordu. Zeyd Radıyallahu anh, “Hayırlı işleri ve hayır ehlini seviyorum. Gücüm yettiğince hayır işlere koşuyorum. Ona verilecek sevabına kesin olarak inanıyorum. Hayırlı bir işi kaçırdığım zaman üzülüyorum ve hayıflanıyorum. İşte bu halde sabahladım” dedi. Bunun üzerine Allah resulü (ﷺ) şöyle buyurdu: “Bunlar Allah'ın sevdiği kişilerde bulunmasını istediği alametlerdir. Eğer Allah senin için başka bir durumu Murad etseydi seni ona hazırlar ve sevk ederdi. Sonra da hangi çukurda helak olduğuna aldırış etmezdi.  Taberani, el-Mu’cemü’l-Kebir, nr,10474 

Allahu Teala güzel kulluk edip zevk almak, azamet sahibi Allah'a dua ve yalvarışı bir nimet bilmek, kendisine çok yakın olan Yüce zatın kelamını dinlemeye kulak vermek, Allah'ın sevgisi için her şeyi ortaya koymak, onun güzel affı ve bol ihsanları için güzel zan beslemek. 

“Kim günah işler de bu kendisini üzerse, istiğfarda bulunmazsa bile günahı affolur.”  (Taberani, el-Mucemü’l-Evsat nr 1697-)

Post a Comment

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

أحدث أقدم

Öne Çıkanlar

Nefs