Yeni nesil dervişlerden olmayın

Her ihtiyacımızı bize veren Rabbimiz bizleri Hz. Peygamber (ﷺ) efendimizin ve yine rabbimizin gök kubbesinin altında bulunan velilerinin yolundan ayırmasın. 

Ufacık bir ışık görmekle kişi olgunluğa ve yakınlığa ulaştığını sanması büyük bir vehme kapılmasıdır. Kişinin manevi yakınlığı arttığı halde havf ve haşyeti artmayan bir kimse ise, bu kişi her an bir tuzağa düşebilir. Geçmiş büyükler yollarını, kuran ve sünnet üzere şekillendirmişler ve şer’i hududa riayet etmişlerdir.  

Bizlerin ne haceti var ise rabbimizden istemeliyiz ki, bu mü’minlerin sıfatıdır. Sufilerin ilmini öğrenmeye çalışmalıdır. Anadolu toprakları, Şam ve dahi Bağdat evliyalarla dolu idi şimdi bir bakın ortalıkta kimler dolanmakta ve çırıt atmakta. 

Büyüklerin sözlerini içeren ve tasavvuf eserlerini, matbu olan kitaplarını okuyunuz. Eski kadim eserleri takip ediniz. Tabakatta bulunan velilerin hayatlarını araştırınız. Onların güzel ahlaklarının halefleri olunuz. Sadakatle bu yola sarılınız. Şimdi bu dünyadan göçen büyüklerin ardından namazlarını bırakan, şehvetlerine tabi olanlarla dolu bir nesil ortalıkta bulunmakta.

Bu haddini bilmeyen yeni nesil dervişler; açlık görseler hemen şikayet etmekte ve şekli değişmektedir, başları bir ağırsa ortalığı yıkmaktalar, ihtiyarlık kendilerine gelse mızmız olmaktalar ve yalnızlığa bırakılmaktan şikayet eder olurlar, yorgunluğa katlanamayan ve uykucu olurlar, helal lokma hassasiyeti kalkmış bir hale gelirler, yokluğa tahammül edemeyen ve dünya peşinden koşan dervişler ortaya çıkmıştır. Bu derece zayıf bir derviş profili farkında değil mi bu halinin farkında olmadan büyüklerin yolundan ayrılmış arzularını putlaştırmış kişilere dönüşmüşlerdir Allah muhafaza eylesin inş.  

Cenabı Allah’ın hak ve hukuku kollanmalı, O’nun tarafından korunmak istiyorsak unutmayın biz O’na muhtacız. Yazılmış olan başa gelecektir ve bu işlem artık bitmiştir.  Allah kaderimizi güzel olan kaderler arasına katsın bir hadisle yazımızı neticelendirelim inş. 

Resulullah (ﷺ) Abdullah bin Abbas (r.a) Şöyle buyurmuştur: “Ey delikanlı Sana birkaç söz öğreteyim. Cenab-ı Hakk'ın hukukunu muhafaza et ki, O’da seni korusun. O’nun hukukunu korursan O’nu yanında bulursun. İhtiyacını Allah'tan iste. Yardıma muhtaç olduğunda yine O’ndan yardım dile. Bilmiş ol ki bu millet sana fayda vermek için bir araya gelseler, Allah'ın sana takdir ettiğinden fazlasını vermeye güçleri yetmez. Aksine sana zarar vermek üzere bir araya gelseler Allah'ın sana takdir buyurduğundan başka bir surette zarar veremezler. Kalemler yazacaklarını yazdı, sahifeler de kurudu.” (Tirmizi, Kıyame, 59)