Sufinin Taharet Adabı

Allah Teala, Ashab-i Suffe’yi vasfederken şöyle buyurur: 

“O mescitte (günahlardan ve pisliklerden) temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da (böyle) çok temizlenen kimseleri sever necasetlerden su ile temizlenmeyi seviyorlardı.”

Rivayete göre; bu ayet-i kerime nazil olduğunda, Rasulullah (s.a.v), Küba ehline: Allah Teala temizlik hususunda sizi övmektedir. Siz ne yaparsınız ki; böyle övgüye mazhar oldunuz?” diye sormuş, onlar da: “Biz (helada, taharette) su ile temizleniriz.” demişlerdir.

Helaya girip çıkarken okunacak dualar:

Kaza-i hacetini yapıp güzelce temizlendikten sonra, istinca mahallinden ayrılırken; şöyle söylemelidir: “Allah’ım! Efendimiz Muhammed’e ve O’nun aline salat eyle. Kalbimi riyadan temizle, fecrimi çirkin şeylerden koru.”

Gusledilen yere bevletmek mekruhtur. Abdullah b. Muğaffel’in (ra), rivayetine göre; Rasulullah (as), kişinin yıkandığı yere bevletmesini yasaklayarak: “Genellikle vesvese bundan ileri gelir.” buyurmuştur. Ebu Davud, Taharet, 15; Tirmizi, Nesai, İbnu Mace; Taheret bölümleri

Abdullah b. Mübarek: “Suyu akıp giden hamamda, bevletmeye müsaade edilir” demiştir.

Hela, bina şeklinde kapalı bir yerde ise; oraya girerken önce sol ayakla girilir ve (daha içeri girmeden) şöyle denir:

Zeyd b. Erkam (r a)’dan, Rasulullah (sav)’in şöyle buyurduğunu nakletti: “Şu, tuvalet için çıktığınız yerler, şeytanların hazır bulunduğu yerlerdir. Sizden biriniz, kaza-i hacete çıkacağı zaman:

Kaza-i hacet yapılırken, sol ayak üzerine ağırlık vererek oturulur. Elle edep yerine dokunarak oynanmaz. Otururken yere veya duvara bir şeyler yazılmaz. Avret mahallini ihtiyaç miktarından fazla bakılmaz ve o esnada kimseyle konuşulmaz. Bu hususta, Rasulullah (a.s) şöyle buyurmuştur: “Avret mahalleri açık olduğu halde, kaza-i hacetlerini gören ve (bu arada) birbirleriyle konuşan kimselere Allah gazab eder.” Ebi Davud. Tahiret, 7: Ibnu Mace, Taháret, 24

Heladan çıkınca şu dua okunur:

Helaya giren kimse, üzerinde Allah Teala’nın ismi yazılı yüzük ve benzeri şeyleri bulundurmamalı, başı açık da helaya girmemelidir. Nitekim Hz. Aişe (r.ah) babası Hz. Ebubekir (ra)’in şöyle dediğini nakletmiştir:” Allah’tan haya ediniz. Ben, helaya girdiğimde, Aziz ve Celil olan Allah’tan haya ederek belimi iki büklüm yapar, başımı da örterim.” Hakim et- Tirmizi