Kadiri Yolu

Şükür Nasıl Yapılır

Şükür Nasıl Yapılır

Şükrün evveli bütün nimetlerin yüce Mevla'dan geldiğini bilmektir. 

“Nimet olarak size ulaşan ne varsa hepsi Allah'tandır. Sonra size bir zarar dokunduğu zaman yalnız ona yalvarırsınız.” Nahl / 53 

“O size nimetlerini gizli ve açık olarak bolca akıttı (verdi)” Lokman / 20 

Hz. Peygambere (sallallahu aleyhi ve sellem)’e “Hangi malı biriktirip mülk edinelim diye sorulunca?” Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) sizden her biriniz en güzel hazine olarak zikreden bir dil ve şükreden bir kalp edinsin” duymuşlardır. (Tirmizi, Ahmet b. Hanbel )

Davud (Aleyhisselam)’ın şöyle dediği rivayet edinmiştir: “Ya rab sana nasıl şükredeyim? Ben ancak senin ikinci bir nimetin sayesinde şükredebilirim.” Diğer bir ifadesinde; “Benim sana şükretmem sana yeni bir şükrü gerektiren diğer bir nimettir. (Bu durumda tam olarak sana şükürden aciz kalırım) dediğinde, Allahu Teala ona, “Bunu dilediğin zaman bana şükretmiş olursun” diye vahyetmiştir. 

Dilimizin Şükrü Allahü Teala'yı güzelce Sena etmek, ona çokça hamd ve övgüde bulunmak, nimet ve ikramlarını zikredip iyilik ve ihsanlarını yaymak, yüce mülk sahibini yaratıklara, zelil kullara şikayet etmemektir. 

Bir haber de şöyle Resulullah (aleyhissalatu vesselam) buyurmuşlardır ki; “Bir adama nasıl sabahladın diye sordu. Adam, hayır içerisinde dedi. Efendimiz ikinci kez sorusunu tekrarlayarak, nasıl ne halde sabahladın diye sordu. Adam tekrar, hayır içerisinde diye cevap verdi. Allah resulü (aleyhissalatu vesselam) üçüncü kez nasıl ne halde sabahladın diye sorunca, adam, “elhamdülillah Allah'a şükür olsun hayır içerisinde diye cevap verdi. O zaman Resulullah (sav) senden söylemeni istediğim işte bu idi.” buyurdular. (Taberani, Beyhaki, Haysemi ) Yani peygamber (aleyhissalatu vesselam) adamın sıhhat ve nimete karşı Allah'a hamd, sena ve şükrü açıkça ifade etmesini istemişler. 

Ashab-ı Kiram din kardeşleriyle karşılaştıkları zaman birbirlerine hal ve hatır sorduklarında bununla sadece karşısındakinin Allahu Teala'ya hamd ve şükrünü ortaya çıkartmak, bu şekilde onların şükür sevabına ortak olmak istedikleri için bunu yaparlardı. 

Az bir nimete karşı Allahu Teala'ya şükretmek de şükürdür. Dosttan gelen az şey çoktur.

Kulun istediğini yüce rabbi tarafından kendisine verilmemesi halinde eğer bunun hikmetini anlarsa, onun kendisine başka bir şey vermek için istediğini vermediğini bilir.

Aziz olan bir kimseye boyun bükmek sevgiliye boyun bükmek gibidir demişlerdir. Allah azze ve cellenin de istediğinizi vermemesi halinde zelil olan kimselere boyun bükerek onlarla şikayette bulunmak düşmana boyun eğmek gibi olduğu unutmayın buda Allah'a isyandır.

“Biliniz ki, Allah'ı bırakıpta taptıklarınız, size hiçbir rızık veremezler. Öyleyse rızkı Allah katında arayın, O’na kulluk edin ve O’na şükredin sonuçta hepiniz ona döndürüleceksiniz.” Ankebut / 17 diğer bir ayeti kerimede de şu şekilde mana verilmiştir; “Hiç şüphesiz Allah'tan başka yalvardıklarınız sizin gibi kullardır.” A’raf / 194 

Allah’a iman etmiş olan bir kula, genişlik ve ihsan anında şükrettiği gibi, sıkıntı ve her istediğinin verilmemesi durumunda da şükretmesi gerekir. Unutma ki sen O’nun mahluku, sanatı ve eserisin. Rabbin senin sahibin ve yaratıcındır. Ondan az ve çok ne gelirse razı olur. Nimetler karşısında O’nu çokça zikretmek güzel senada bulunarak, nimet ve ihsanlarını sayıp anlatman dilinin şükrüdür. 

Şükrün kalpte zuhuru ve galebesi kalbin şükrü olur. Allahu Teala kuluna şükrünün karşılığı olarak gizli ilimleri açması  ve perdelendiği kader sırlarının ortaya çıkarmasıdır. Bu Allah Teala’nın, “Şükrederseniz artırırım” buyurduğu artırmaya girmektedir. Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih etmek O’nu güzelce tanıması (Marifetullah)  ve ileri seviyede ilahi tecellileri müşahedesini temin edecektir.  Kul kendisine verilen nimeti küfre çevirmemelidir; “Baksana şunlara, Allah’ın nimetini küfre (nankörlüğe) çevirdiler…” İbrahim / 28 O’nun nimetleri ile O’na isyanda bulunanlardan olmamak gerekir.

“Kim (mucizeler ve hak) kendisine geldikten sonra Allah’ın nimetini (inkar ve küfran-ı nimetle) değiştirirse, bilsin ki Allah’ın azabı çok şiddetlidir.” Bakara / 211    

“Günahın açığını da gizlisini de bırakın.” En’am / 120

Allah’ın verdiği nimetleri O’na isyanda, taatten uzakta kalmakla, ismini güzelce sena etmemekte, kullanmanız şükürsüzlüktür. Hangi halde olursan ol Ondan afiyet iste salih ameller işleyerek şükrünü ortaya koy, Kalbin nimetin sahibinin Allah olduğunu daima hatırlamalı, Allah’tan korkarak takva sahibi olmalısın ki bu seni şükre götürür. 

Sıkıntı, bela, mihnet ve acılara karşı da şükredebilen kimse şekûr makamındadır. Bu hal ancak yakın ve gerçek zühd sayesinde bütün bunları şükrü gerektirecek birer nimet olduğunu müşahede ettikten sonra meydana gelir. Bu rızada bir makam ve muhabbetten kaynaklanan bir haldir. Nuh (as) için Gerçekten o, çok şükreden bir kuldu.” İsra / 3  Hz. Nuh (as) hayır, şer, fayda, zarar her halde Allah Teala'ya şükrederdi.    

Kulun dünya işlerinde ve dini durumlarda kendisinden daha aşağıda olana bakması kendisine bir ihsandır. Bu durum kalbinin ve dininin selamette olmasına, diğer kulların müptela oldukları karşısında afiyette olma nimetini gözünde büyüterek bunu kendi adına kafi görüp Allah’a sığınır ve şükreder. Kendisinde üstün olanlar karşısında, nefsine kızar, kınar ve o kimsenin güzel hallerine imrenip onun gibi olmaya çalışır. Bu hallere ulaştığında şükredenlerden olur ve hamd edenler sınıfına dahil olur. 

Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur; “Kim dünya işinde kendisinden daha aşağıda olana, din konusunda da kendisinden üstün (ileride) bulunana bakarsa; Allahu Teala onu şükreden sabır ehli kimselerden yazar. Kim de, dünya işinde kendisinden üstte olana, din işinde ise kendisinden altta (ve geride) olana bakar (da haline aldanırsa) Allah onu şükreden sabır sahibi olarak yazmaz.” (Beyhaki, Ebu Nuaym, Tirmizi)

Kul hangi vasıfta Rabbine şükredici olursa; o halde şükür kul için bir makam olur. Hiç şüphesiz nimeti inkar etmek insanı şükrün zıddı olan duruma götürür. Bu durum nankörlüktür. Nimete nankörlük şükrün zıddıdır.  


3 Yorumlar

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

  1. Rabbim bu yazıları sadece bir telefona dokunma ile önümüze geliyo şükürler olsun .Rabbim saglık sıhhat afiyet versin.

    YanıtlaSil
  2. Bu şükür yazısını defatle okudum bazen bu şükürleri yerine getirirken bazende aynı şeyde şükrün hakkını vermede ayni degilsin bu neden olur farkli fakli şükr ceşitleri var bu hal gaflettenmidir

    YanıtlaSil
  3. Birde bu şükr hallerini nasil elde edebiliriz

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar