Kadiri Yolu

Aile Hızlıca Çöküyor

Aile Hızlıca Çöküyor...  


Klasik cümlelerle başlanırsa aile toplumların en önemli temel taşıdır. Aile, fertlerinin yetiştirildiği ve gelişimlerine destek verilip, ahlaki temellerinin şekillendirildiği en önemli çatıdır. Bu hayat okulu içerisinde ömür boyu her ferdin, birbirinin bilgi ve tecrübesinden faydalanır. 


Aile geniş bir zemine yayılır. Birinci dereceden yakın olanlarla birlikte anne ve babanın eşrafı ile bakıldığında akraba çevresi bu yapıya destek veren bir gücü oluşturur. Yüce kitabımız Kur’an-ı kerimde:  “Ey insanlar! Biz sizleri bir erkek ile bir kadından yarattık. Birbirinizle tanışmanız için milletlere ve kabilelere ayırdık.” Hucurat/13 buyrulmaktadır. Değişik renk ve kültürlere sahip olsalarda toplumların hepsinde aile bir erkek ve dişiden meydana gelir. 


İlk insan ve peygamber Hz. Adem ile eşi Hz. Havva Cennette başlayan aile yapısını yeryüzünde de sürdüren ilk ailedir. İnsan nesli (soyu) onlardan çoğalmıştır. Çoğalma ile birlikte toplumsal yapının oluşumu başlamış ve zamanla uzaklaşmalar göçlerle farklı ırklar ve kültürler kabileler oluşmuş bunlarında kendilerine göre bir aile yapısı ve kuralları oluşmuştur.


Yahudilerde aile, baba hakimiyetindedir. Kadının miras hakkı yoktu. Çok evlilik vardı. İsrailoğullarının dışında biriyle evlenmemek esastı. Boşanma normal görülürdü. Bu sebeple boşanma çok olurdu.


Hıristiyanlıkta aile sadece dini bir müessese idi. Kocanın hakimiyeti esastı. Evlenen kadın ile erkek artık birbirinden ayrılamaz, boşanıp başkasıyla evlenen eş zina etmiş sayılırdı. Çok evlilik olmakla beraber, aileler daha çok tek evliliğe dayanırdı.


Romalılarda aile, sosyal ve dini bir kuruluştu. Baba aileye hakimdi. İlk devirlerde, çocuklarını öldürme yetkisine bile sahipti. Evlatlık müessesesi vardı. Tek evlilik esas olup, çok evlilik yoktu.


Araplarda, Peygamber efendimizden önceki Cahiliye devrinde aile erkeğin hakimiyetin olurdu. Kadın ve çocukların değeri yoktu. Baba, kız çocuklarını öldürme hakkına sahipti. Nitekim kız çocuklarını diri diri toprağa gömerlerdi.


İslam öncesi Türklerde: Aile yapısında erkek hakimdi; Tek evlilik esas olmakla beraber fazla yaygın olmasa da çok evliliğe de rastlanılırdı.


Sağlıklı bir neslin devamı için aile gerekli bir kurumdur. Bu sebeple nikahı helal kılarak, zinayı ve zinaya yol açan serbest ilişkileri yasaklanmıştır. Dinimiz kadına değer vermiş incinmesine müsaade etmemiştir. Hz. Peygamber SAV: “Kadınlarınıza eziyet etmeyiniz! Onlar, Allahü Teâlâ'nın sizlere emanetidir. Onlara yumuşak davranınız, iyilik ediniz.” olmuştur. Yine; “Cennet anaların ayakları altındadır.” buyurmuştur. Bu gösterilen hassasiyet ne kadar güzeldir.


Kadın erkeğin himayesine emanet olarak verilmiştir. Bu koruyuculuk kadının zayıflığından değil zarif ve nazik yapısından dolayıdır. Hak Teâlâ: “Erkekler kadınlar üzerine hakimdirler; kadınların yöneticisi ve koruyucusudurlar.” (Nisa: 34) buyurulmaktadır. Ailenin mutluluğu erkek ve kadının birbirleri üzerindeki haklarını bilip, uygulamalarına bağlıdır.


Ailede eşlerin birbirlerinin şehvetlerini meşru yollarla tatmini neticesinde, neslin devamı sağlanır. Bu şehvetin meşru teskin yeri olan tarlanızdan gelecek olan çocuklarla kişi öldükten sonrada hayırla anılmaya devam eder. Öyleyse çocuklarımızı dinimize ve kültürümüze uygun bir şekilde yetiştirmesiniz. Bu vazife anne ve babanın ortak sorumluluğunda olan bir konudur. Anne ve baba çocuk anne rahmine düşmeden önce onu yetiştirmeye helal kazançla ve yemekle başlamalıdır.  


Sevgi ve saygı temelli aileler artık yok olmakla karşı karşıya boşanmaların ve değişik zihniyet ve sapmaların sıkça yaşandığı günümüzde ailelerde, ilmi yoksunluk sonucunda ortaya çıkan ahlaki dezenformasyon neticesinde nesil emniyeti tehlikededir. Oluşturulmaya çalışılan cinsel yöneliş ve sapkınlıklar aile hayatında huzur bırakmamıştır. Günümüz şartlarında inanç ekseninden uzak dizilerle aile daha çok erozyona uğratılmaktadır. Eğitim sisteminin aileye vurduğu darbede çocuk yetiştirme açısından azımsanmayacak bir boyuttadır. Kimlik sorunu yaşayan gençler cinsiyet yönelişlerine kurban edilmektedir.  


Allahü Teâlâ'ya inanan bir nesilden gelinen hale bir bakın atalarımızın bu ülkede kendilerinden sonraki nesilleri özgürce yaşasın diye canlarını ortaya koydukları Dini olan İslam bu gençler tarafından kınanır olmuştur. Halbuki Allah ve Peygamber sevgisini, ümmet olma şuurunu, vatan-millet aşkını, gelenek ve göreneklerine saygıyı kaybetmeyen bir nesil yetiştirmeye çalışılmış olsa güzel olurdu.  


Aile hayatının bu düzenini bozan yapılar karşısında devlet yetersiz kalmaktadır. Bu çok önemli sorundur. Devlet diyanet teşkilatı eliyle her caminin altında açtığı 4-6 yaş kreşleri, yetiştirme kursları, yaz kursları, çocuklarla ilk namaz etkinlikleri ile zarar gören ve “soğan patates tencere” ekonomik sıkıntılara mahkum edilen ailenin elinden çocukları kurtarma çabası yeterli değildir. Devlet bunun için eğitimi ve bu ülkeye ümmete faydası olacak nesilleri Teknofest etkinlikleri ile değil inançlı eğitimle kazandırma sistemine geçiş yapmalıdır. Bunuda tüm olumsuzluklara ve eleştirilere rağmen küfrünü ve bu vatana düşmanlığını körü körüne yapanlara karşı gerçekleştirmelidir. Çocukların şahsiyetli ve güzel karakterli ahlaklı dinine vatanına bağlı saplıktan uzak yetiştirilmesini sağlanmalıdır. 


Kur’an-ı kerimde; “Allahü tealaya ibadet ediniz.” buyrulmaktadır ne kadar genç görmektesiniz namaza durduğunuz cemaatte yine, “Anne-babaya iyilik ediniz.” (Bakara/83) diye emredilmiştir. Yine onlara “Öf!" demek bile (İsra suresi: 23) yasaklanmış iken bir bakın bakalım toplumda böyle gençler görebiliyor musunuz?


Aile, artık sağlam değil, toplum da gücünü aldığı, temelleri zayıflayan ailenin enkazı altında kalmaya doğru gitmektedir. Bir milleti yıkmak isteyen iç ve dış düşmanlar, ilk tahribatı aileye vurdukları darbe başardılar bu başarılarını taçlandırmak için daha çok saldırmaktadırlar. 


Alkol ve sigara sağlık acısından zararlı ise ramazanda içkime dokunmayın diyenlere inat devlet bu kötülüğün engelleyicisi olmalıdır. Yurt genelinde fuhuş haneler kapatılmalı, zina suç olmaktan çıkarılmıştır tekrar suç sayılmalı, kumar devlet eli ile oynanır durumdan engellenir kanunlar çıkarılmalıdır, Faiz haksız kazanç yasaklanmalı ticaret ve üretim özendirilmelidir. Toplumda sapkınlıklara dokunulup yasaklanmalıdır. Vatan hainliğine, polisine askerine kurşun sıkanlar, katiller ve uyuşturucu satıcıları vb. gibiler için idam cezası getirilmelidir. Yalan konuşanların şahitliği idareciliği ve yol göstericiliği muteber sayılmamalı fişlenmelidir. Öğretmenler ve imamlar tekrar torpilden uzak bir şekilde yeterlilik imtihanlarına alınmalıdır. Kendisini yetiştirmiş liyakatli insanlara karşı karalama yalan ve tehdit savuranlar cezasız bırakılmamalıdır. Sosyal medya kontrol altına alınmalıdır. Asparagas haber yaymak, yalan dolana  sarılıp manipülasyon yapmak ağırlaştırılmış suç kapsamına alınmalıdır. Bilişim suçları tekrar gözden geçirilmelidir.  


Beden ve ruh sağlığı bozuk nesiller toplumu çoğunlukla işgal etmektedir. Bu devlet; Benliğinden, milli ve ahlaki faziletlerinden, örf ve ananelerinden uzaklaşmış, ruhsuz, köksüz ve inançsız yetişen nesilleri, aşağılık kompleksi içinde sapık fikir ve yabancı ideolojilerin esiri olmaya mahkum olmaktan kurtaracak tedbirleri almalıdır. 


Bu milletin tarihi boyunca her sahada kazandığı zafer ve başarılarda, inançlı ailenin etkileri tartışılmaz. Aile yapısı, devlet tarafından alınacak tedbirlerle her türlü kötülük ve tuzaklardan korunmalıdır. Ailenin milli ve manevi yapısı kuvvetlendirilmeli ve sağlıklı bir şekle sokulmalıdır. Yoksa bu şekilde açılan köprüler, sağlık merkezleri, duble yollarla varılmak istenen yüzyıla varılması zor olur. 


Not: Teknofest karşıtı değilim inançlı bir eğitimden sonra uygulanması elzem olan bir uygulamadır bunu belirtmem gerekmekte. Teknofest etkinliğine katkısı bulunanlara teşekkür ederim...

Kalın Sağlıcakla…



3 Yorumlar

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

  1. Toplumun bizi içine çeken bir bataklık olması bizleri yese düşürmemekte ve Ümitsizliğe sevk etmemektedir ancak Kur'an'dan, sünnetten ve büyüklerin nasihatlerinden kendimize bir yol azığı yapmazsak yolculuğumuz şimdiden bitmiş demektir.

    YanıtlaSil
  2. Rabbim cc Sizden Razı Olsun

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar