Hz Muhammed (Sav)’i Ağlatan Olay

 

Hz Muhammed (Sav)’i Ağlatan Olay 

Bir cuma günü sahabelerden biri Cuma namazına yetişmek için mescidin abdest alma yerine doğru koşmaya başlar. Abdest almak için çeşme’ye yaklaşır ayakkabısını çıkarırken bir bakar ki hiç farkında olmadan karıncayı ezdiğini ağlar. Farkına varmadan bir karıncayı ezdiği için ben bunun hesabını yarın ruzi mahşerde nasıl hesabını vereceğim diye hüngür hüngür ağlamaya başlar.

Hz Peygamber (sav) Efendimizin huzuruna gelir. Ey Allah’ın resulü cuma namazına yetişmek için mescide doğru koşmaya başladım. Hiç farkına varmadan karıncayı ezerek öldürdüm. Bunun hesabı ağır mı diye ağlayarak sorar. Hz Peygamber (sav) Efendimiz Ashabım sen şimdiye kadar bundan daha ağır bir suç işledim mi?

Ya Resulallah ben kızını diri diri toprağa gömenlerdenim der. Sahabesine Peygamber Efendimiz (Sav) sorar nasıl yaptın anlat. Ya Resulallah biz cahiliye devrinde kız çocuklarımızı diri diri toprağa gömerdik. Benim de bir kızım vardı annesine bunu giydir dayısına götüreceğim dedim.

Kadınım bunun ne demek olduğunu iyi bilirdi. Ciğer paresi biricik evladı biraz sonra bir kuyuya atılacak ve orada çırpına çırpına can verecekti. (Ne var ki kadının böyle bir canavarlığın önüne geçme imkanı yoktu yapabileceği tek şey için için ağlayıp kanlı yaş dökmekti) hanımım dediğimi yaptı. Çocuk gerçekten dayısına gideceği için koşuyor neşeleniyordu cıvıl cıvıl koşturuyordu. Çocuğun elinden tutup daha önce kazdığın bir kuyunun yanına getirdim ona kuyuya bakmasını söyledim. O tam kuyuya bakayım derken sırtına bir tekme vurdum ve onu kuyuya yuvarladım. Fakat her nasılsa eliyle kuyunun ağzına tutundu bir taraftan çırpınıyor, diğer taraftan da “babacığım üzerin toz oldu” deyip elbisemi silmeye çalışıyordu.

Buna rağmen bir tekme daha vurdum onu diri diri toprağa gömdüm. Adam bunu anlatırken sevgili peygamberimizin yanında bulunanlar hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Orada oturanlardan biri: Be adam Resulullah’ı çok üzdün deyince Efendimiz adama bir daha anlat dedi. Adam olayı bir kere daha anlattı. İki cihan güneşi Peygamberimizin gözlerinden süzülen yaşlar mübarek sakalından aşağı damlaya damlaya akıyordu. Allah resulü Hadise’yi tekrar tekrar anlat deyince adam bunu anlatmaya çalışıyordu. İşte siz İslam’dan önce böyleydiniz. İslam öncesi kömür ve demir gibiydiniz. Şimdi ise altın ve elmas gibisiniz. Dün kızını diri diri toprağa gömen biri bugün bir karıncayı ezdiği için onun hesabını yapıyor. İşte size getirdiğim İslam dini budur. Tekrar tekrar anlatırdım ki İslam’ı size kazandırdığı insanlığı, güzel özellikleri bir kere daha hatırlayın. Müslüman olduğumuz için binlerce kez şükürler olsun.

Bu kıssa gerçekten insana çok şeyler vermekte, kalbi kömür ve demir gibi olanlar bunu anlamasa da altın ve elmas olanların bunun ne manaya geldiğini bilmesi tekrar söylemek gerekirse çok önemli. Kızlarımıza toplum yapısının bozulduğu bun çirkef ve pislik yuvası haline gelmiş toplumdan koruya bilmemiz için onlara özen gösterelim yetişmelerini dizi filmlere değil kadim İslam anlayışının öğretilerine yapalım yaptıralım. Kızlarımıza değer katmak için gayretli olmayan onları bu toplumun ellerine bırakan babalar gibi annelerde kızlarını o cahili ortamda yapılandan farkı olmayan bir çukura atmış olur. 

“Kız çocuğunu güzelce terbiye edip, Allahü Teâlâ’nın verdiği nimetlerle bolluk içinde yedirir giydirirse, o kız çocuğu onun için bir bereket olur, Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesile olur.” Taberani

“İki kız evladına güzel muamele eden, mutlaka Cennete girer.” İbni Mace

“İki kızı veya iki kız kardeşi olup da, maişetlerini güzelce sağlayanla Cennette beraber oluruz.” Tirmizi

“Üç kızına, ihtiyaçtan kurtulana kadar iyi bakan, yedirip giydiren, elbette Cenneti kazanır.” Ebu Davud

Kızlarımız bizim değerli ziynetlerimizdir. Onları her zaman sevindirmeli ve isteklerini makul ölçülerde yerine getirmek baba için bir hayır kapısıdır. Kız çocuklarına değer vermeyen ahmaklardan olmayın onlara özen gösterin onları döverek değil sevgi ile eğitip büyütün. Bir müslüman kızlarımıza verilmesi gereken değeri Hz. Resuli ekremin sünnetine uyarak vermeye gayretli olmalıdır.

Allah Teala bize hz. peygamberle bir islam nimeti bahşetmiştir. Bunun kıymetini bilelim Müslümana yakışır şekilde yaşayalım.