İnsan Beden ve Ruhtan Oluşmuştur

İnsan Beden ve Ruhtan Oluşmuştur

İnsan Beden ve Ruhtan Oluşmuştur. Onun eğitiminde Kalp, akıl, beden, nefs ve ruhu dikkate almadan yapılacak eğitim çöker. 

Allahu Teala şöyle buyurmaktadır:

"Ona ruhumdan üfledim" (Hicr 29) 

"Allah nefislerin ruhlarını ölüm anında alır." (Zümer 42)

Ruh ve bedenden ya da nefis ve bedenden oluşan bu insanda çok önemli iki şey vardır. Bunlardan ilki akıl diğeri kalptir. Aklın hitabı idrak merkezidir. Aklın olduğu yerde yükümlülük vardır. İnsanın Kalbi ise teklifin yani yükümlülüğün kabul yeridir. Kabul veya reddetme kararını kalp vermektedir. Aklın yeri beyindir. Burası hitap merkezi, kabul ediş veya reddetme de karar merkezi ise kalbin yeri, göğüstür. Bu kalbin kanı pompalayan kalp ile de alakası irtibatı vardır. 

"Ama yalnız gözler kör olmaz fakat göğüslerde olan kalpler de körleşir." (Hac suresi 46)

Beden ve ruhtan oluşan insan; bedenini, nefsini, aklını ve kalbini Allahu Teala'nın emirleri doğrultusunda kullanmakla yükümlüdür.

"Bedenin senin üzerinde hakkı vardır." (Buhari ve Müslim) 

"Sana ruhun ne olduğunu soruyorlar de ki ruh Rabbimin emrinden ibarettir."(İsra 85) 

"Nefse ve onu şekillendirene…" (Şems 7)  

"Bedende bir et parçası vardır. O doğru olduğunda bedenin tamamı doğru olur. O bozulduğunda bedeninde tamamı bozulur. İşte o kalptir. (Müslim) 

"Akletmez misiniz?" Naslar bazen nefis hakkında olur, ama nefisle insanın tümü kastedilir. Beden, akıl, kalp ve ruh 

"Bir cana karşılık olmaksızın masum bir cana mı kıydın?" (Kehf suresi 74) 

Bazen de naslarda kalp akıl yeri olarak vurgulanır. 

"Yeryüzünde dolaşmıyorlar mı ki orada onları akledecek kalpleri işitecek kulakları olsun" (Hac 46)

Bazen de naslar nefsin kalbi bir atmosfere bürünen insanı anlattığını hissettirir "Ey huzur içinde olan nefis…" (fecr 27) 

"Dikkat edin kalpler ancak Allah'ı anmakla huzur bulur." (Rad 28)

İnsan ve hayvanda bulunan hissi kalp ikincisi ise manevi kalp manevi kalbin maddi kalple bir bağlantısı vardır. Burası imanın küfrün ve nifakın yeri, hislerin merkezidir. Kalp insanlar için karar ve irade yeri olduğu gibi tereddüt şüphe atılganlık ve kendini frenleme merkezidir. 

Yine insanın beyni, düşüncenin ve muhakemenin olduğu yerdir. Bilgilerin toplandığı yer, bunun dışında farklı görevleri söz konusudur. Ruh bedene girdiğinde o bedenin esiri haline gelir. Böylece ruha bedenin istekleri beyinden gelen düşünceler kalbin ve çevrenin kararı tesir edip hükmetmeye başlar. 

Bedenin istekleri ve beynin düşünceleri aynı zamanda kalbi de etkilemektedir. Nefsin, bedeni arzular üzerinde önemli bir tesiri söz konusudur. Ruh beden elbisesini giydikten sonra nefis adını alır. Nefse şehvetlerin tesiri arttıkça bedenin gidişatına etki çoğalır. Bu itibarla insanın içinde hayır ve şerrin mücadele ettiğini söylemek mümkündür. 

Ya akıl, ya kalp, ya ruh, ya nefis, ya da beden galip gelecektir. Kalp temizlenip aydınlandığında ruh da başlangıçtaki gibi kulluk haline döner. Böylece ruh her türlü güzel ve yüce ahlakın ortaya çıkmasını sağlar. Kalp karardığında ise bunun aksi olur ve ruh tepetaklak düşer ve alçalır.

İnsanı doğru yoldan çıkaran başlıca etkenler şunlardır: 

1-Telkin 

2-Dünya cazibeleri  

3-Bedeni ihtiyaç ve arzu var 

4-Şeytan ve vesvesesi

İnsanı doğru yola ileten başlıca etkenlerde şunlardır:

1-Allah'a ve resulüne iman ederek emirlerine uymak 

2-Delile dayalı düşünceler ve bu düşüncelerin üzerine bina edilen kararlar 3-Zikir 

4-Sahih bilgi ve marifet 

5-Hakkı arayışta çaba göstermek ve nefisle mücadele 

6-Olumlu yönde itici bir güç olarak çevre

Akıl yükümlülüğün temeli olup insanın kendisine yöneltilen hitabı anlamasını sağlar. İnsanı bilgiye ulaştıran yol akıldır. Akıl fıtraten bazı manaları kavrayacak tarzda yaratılmıştır. Eğitim, araştırma ve hüküm çıkartma yolu ile akıl bilgiye ulaşır. Ve bu insanda yavaş yavaş tekamül eder.

Ruh, kalp, Akıl ve nefis hakkındaki ayet ve hadislerden okunarak daha ayrıntılı bir bilgiye tefekkür ederek ulaşılabilir...