Zeyneb - Ümmü Ümame Zeyneb bint Muhammed
Hz. Peygamber (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم) en büyük kızı
بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يم
ﷺ
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın adıyla.
Hamd, O’nadır. Hz. Muhammed salât ve selam O’nun temiz ailesine, ashabına ve kıyamete kadar tâbilerinin üzerine olsun.
Hz Zeyneb, Hicretten 23 yıl önce Miladi 599-600 Mekke'de dünyaya geldi. Hz Muhammed (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم) efendimizin ilk hanımı Hz Hatice'den doğan en büyük kızıdır. Hz Peygamber ile Hz Hatice'nin bütün çocukları gibi onun da ebesi Resulü Ekrem'in halası Safiye bin Abdülmuttalib'in Azatlı cariyesi Selma'dır. Selma aynı zamanda Zeyneb'in süt annesidir.
Hz Zeyneb İslamiyetin ilk yıllarında teyzesi Hale bin Huveylit'in oğlu Ebul As bin Rebi ile evlendi. Ebu As Mekke'nin zengin tüccarlarındandı, aynı zamanda çok güvenilir biri olduğundan Mekkeliler ticaret kervanlarına koydukları malları ona emanet ederdi. Tıpkı Hz Peygamber (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم) gibi onun da lakabı “el-Emin” (güvenilir kişi) di. Ebul AS Zeyneb'in tekliflerine rağmen Müslüman olmadı, ancak karısının dini inancına karışmadı. Müşrikler Ebul As'a Hz Zeyneb'i boşamasını ve sonra Mekke'de dilediği kızla evlenmesini teklif ettiler, ancak o bu teklifi kabul etmedi. Ayrıca Ebu As, Hz Zeyneb ile evliyken başka bir kadınla evlenmeyeceğine dair Hz Peygamber'e söz vermişti ve bu sözünü de tuttu. Hazreti peygamber (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم) yıllar sonra Medine döneminde Ebu As'ın bu samimiyet ve dostluğunu ashabına hatırlatmış ve onun damatlığından memnun olduğunu bildirerek hakkında övgü dolu sözler söylemiştir.
Resulü Ekrem ve diğer çocukları Medine'ye hicret ettikleri zaman Hz Zeyneb Mekke'de kaldı. Çünkü Ebul As hicret etmesine izin vermedi. Ertesi yıl yapılan Bedir gazvesinde müşrik ordusuna katılan Ebul As Müslümanlara esir düştü. Esir düşen varlıklı müşriklerin serbest kalabilmek için fidye ödemeleri gerekiyordu. Hz Zeyneb kocasının serbest bırakılması için fidye olarak bir miktar para ve düğünlerinde annesi Hz. Hatice'nin kendisine hediye ettiği gerdanlığı babasına yolladı. Hz Peygamber (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم) gerdanlığı görünce Hz. Hatice'yi hatırlayıp çok duygulanan Peygamber Efendimiz Ebul As'ın iade edilmesini istedi. Ebul As Mekke'ye döndüğünde Hz Zeyneb'in Medine'ye göndermesi şartıyla serbest bıraktı. Mekke'ye ulaşan Ebul As, Hz Peygamber'e verdiği sözü tuttu ve Hz Zeyneb'in Medine'ye hicret etmesine izin verdi. Hz Zeyneb kocasının kardeşi kinane ile Medine'ye gitmek için hazırlık yaptı ve bir gündüz vakti yola çıktılar.
Hz Zeyneb'in Medine'ye doğru gittiğini duyan kureyşler onların peşine düştüler. Hebbar b. Esved ile Nafi bin Abdulkays adlı iki müşrik ve Zutuva denilen yerde kendilerine yetiştiler. Hebbar mızrağı ile hz. Zeynebin devesini rahatsız etmesi üzerine Hz Zeyneb'i yere düşürdü. O sırada hamile olan Hz Zeyneb düşerken bir kayaya çarparak kaburga kemiklerini kırdı, aynı zamanda çocuğunu da düşürdü. Daha sonra aralarında Ebu Süfyan'ın da bulunduğu diğer Müşrikler de oraya yetiştiler ve kinane'ye kureyşlerin düşmanı olan birinin kızını göz göre göre alıp götüremeyeceğini söyleyerek kendisine mani oldular. Bunun üzerine Hz Zeyneb zorla Mekke'ye geri götürüldü. Bir süre sonra bu olay biraz unutulunca kinane bir fırsatını bulup Hz Zeyneb'i daha önce anlaştıkları üzere Hz Peygamber tarafından onu alması için gönderilen sahabi Zeyd bin Harise'ye teslim etti. Resulü Ekrem kızına yapılanları duyunca hemen bir askeri birlik hazırlayıp Hebbar ile nafi'nin yakalanması istedi. Fakat seriyeye katılanlar onları bulamadı. Hebbar daha sonra Mekke'nin fethini takip eden günlerden Müslüman oldu ve affedildi.
Hz Zeyneb Medine'ye hicretinden sonra üç buçuk yıl kadar kocasından ayrı yaşadı bu dönemde Ebul As uhud Savaşı'na da müşrik ordusunda katıldı. Ebul As Hicretin 6 yılında 627'de ticaret için gittiği Şam bölgesinden dönerken Zeyd bin Harise komutasındaki bir Seriyye onu ve yanındakileri esir alıp mallarına el koydu. Kervan Ebul As'a emanet edilen mallar da vardı. Ebul As, bir yolunu bulup ellerinden kurtuldu ve geceleyin Medine'ye gitti. Hazreti Zeyneb'i bularak ondan kendisine eman dokunulmazlık vermesini kureyşlerin emanetlerinin de iadesini istedi. Hz Zeyneb ona eman verdi ve bu durumu Hz Peygamber'e bildirdi. Resuli ekrem bu olaydan haberdar olmadığını, ancak her müslümanın verme yetkinin bulunduğunu söyleyerek Hz. Zeyneb'in isteğini kabul etti. Ancak artık müşriklerle evlenme yasağı geldiğinden karı koca olarak bir araya gelmelerinin mümkün olmadığını söyledi. Böylece ebül As Mekke'ye sağ salim döndü ve emanet mallarını sahiplerine teslim etti. Ardından Müslüman olduğunu açıkladı ve “mallarınıza el koymak için müslüman oldu” demesinler diye böyle davrandığını söyledi. Mekke'deki işlerini hallettikten sonra hicri 7 yıl 628 yılında Muharrem ayında Medine'ye hicret etti. Resul Ekrem de onunla Hz Zeyneb'in daha önceki nikahı üzerine evliliklerinin devamına izin verdi.
Hz Zeynep 8 Hicri yılda 629'da Medine'de vefat etti. Hicret sırasında yaşadığı hazin olaydan dolayı tam iyileşemeyip vefat ettiği için Şehid sayıldı. Cenazesini Hazreti peygamberin hanımları Hz Sevde ve Hazreti Ümmü Seleme ile sahabelerden Ümmü Atiye ve Ümmü Eymen yıkadı. Resulü Ekrem cenazesinin nasıl yıkanacağını onlara tarif etti ve kendi elbisesini vererek kızının vücuduna kefen olarak sarılmasını istedi (Müslüm,” cenaiz”,40) cenaze namazını Hz Peygamber kıldırdı. Hz Zeyneb Baki mezarlığına defnedilirken çok üzgün halde kabre inen Hazreti Peyamber kabirden çıkarken tebessüm ediyordu. Bu durumun sebebini soranlara, kızının kabir azabı çekmemesi için dua ettiğini ve duasını kabul edildiğini söyledi. (Hakim)
Hz Zeyneb'in vefatından kısa bir süre sonra Hz. Ali ile Hz. Fatıma'nın bir kızları oldu. Hz Peygamber bu kız torununa Zeyneb adını vererek kendi kızının hatırasını yaşattı.
Hz Zeyneb'in Ebu As’la olan evliliğinden Ali ve ümame adlı iki çocuğu doğdu. Bunlardan Ali, ergenlik çağına ulaşamadan vefat etti. Ali hastalandığında, Hz Zeyneb Hz Peygamber'i çağırıp torununu görmesini istemiştir. Ali ölmeden hemen önce Hz Peygamber evlerine gelmiş, çocuğun durumunu görünce üzüntüsünden ağlamıştır. Sonra da sahabelere bu ağlayışının merhametten kaynaklandığını, Allah'ın da yalnız merhametli kullarına merhamet edeceğini söylemiştir. (Buhari cenaiz,33 )
Hicretten dört veya beş yıl önce dünyaya gelen ümame ise Hz peygamberin ilk kız torunuydu ve onun tarafından çok sevilirdi. Resulullah çok sevdiği torununu Ümame'yi zaman zaman omuzuna alarak gezdirir, hatta bazen bu durumda namaz kılardı. Ebu (Davud Salat 165) Ümame, teyzesi Hz. Fatıma'nın vefatından sonra Hz Ali ile evlenerek Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin'e annelik yaptı. Çünkü Hz Fatıma Hz Ali'ye kendisinden sonra Ümame ile evlenmesini vasiyet etmişti. Hazreti Ali'nin vefatından sonra ise Muğire b. Nevfel ile evlendi ve 670 yılında vefat etti.
Peygamber ailesinin diğer fertleri gibi Hazreti Zeyneb de güzel bir ahlaka sahipti. İnsanları himaye etmeyi, zorda kalanları korumayı severdi. Onun bu huyunu bilen bazı suçlluar bile zaman zaman kendisine sığınarak yardım talep etmişlerdir. Hz Zeyneb islam'ın ilk yıllarında da bu yeni dinin yayılması için gayret göstermiş, zor zamanlarda hazreti peygamber (صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم)'e yardım etmiştir. Resulü Ekrem Mekke'de İslam'ı tebliğ ederken müşriklerin saldırısına ve hakaretine maruz kaldığı bir gün hemen onun yardımına yetişip yüzünü yıkamış Hz Peygamber de kendisine, “Babamı zor duruma düşürecekler diye korkma, düşüremezler!” buyurmuştur. (Taberani) Hazreti peygamber Zeyneb'in islam uğrunda katlandığı sıkıntılardan bahsederek onu övmüş ve onun en üstün faziletli kızı olduğunu, kendisi uğrunda nice sıkıntılar çektiğini dile getirmiştir.
Ruhu için El Fatiha
Kaynak: TİA
Yorum Gönder
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...