Hicretten Önce İslam'ın Nurunda Kadın Sahabelerin Müstesna Katkıları
Giriş: Kadının İslam’daki Konumu
İslamiyet, cahiliye devrinin kız çocuklarını diri diri gömen acımasız adetlerini reddederek, kadına en yüce mertebeyi bahşetmiştir. Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)'in: “Cennet annelerinizin ayakları altındadır” sözü, annelik makamını yeryüzündeki en kutsal mevkiye taşımıştır. Bu nebevi düstur, kadının yalnızca ailede değil, tüm toplum içindeki saygın ve eğitici rolünü tescil etmiştir. İlk vahyin zorlu günlerinden Hicret'e kadar geçen süreçte, İslam'ın ilk tohumlarının filizlenmesinde, omuzladıkları iman yükü ve gösterdikleri fedakârlıklarla kadın sahabelerin katkısı paha biçilmezdir. Onlar, İslam davetinin temel taşlarını döşeyen öncüler olmuşlardır.
I. İmanın İlk Kalesi: Hatice bint-i Huveylid (r.a.)
Hz. Hatice (r.a.), Resûlullah (s.a.s.)'ın sadece eşi değil, vahyin başlangıcındaki en büyük destekçisi ve ilk iman eden kişiydi.
* İlk İman Eden: Resûlullah (s.a.s.) Hira'da ilk vahyi aldığında yaşadığı büyük sarsıntı anında, onu yatıştıran ve destek olan ilk kişi Hz. Hatice oldu. O, eşinin anlattıklarının doğruluğuna şüphesiz bir kalple iman eden ilk mümin olma şerefine erişti.II. Gizli Davet ve Mücadele Erleri
Hz. Hatice'den sonra, İslam'ı kabul eden ve daveti yayma sorumluluğunu üstlenen diğer hanımlar da büyük bir cesaret sergilemiştir:
* Lübbe bintü’l-Hâris (Ümmü’l-Fadl): İbn el-Kelbî'ye göre Hz. Hatice’den sonra Mekke'de ikinci Müslüman olan hanımdır. Resûlullah'ın amcası Hz. Abbas'ın eşiydi. Onun samimi imanı, uzun yıllar amcasının kalbindeki Resûlullah sevgisini beslemiş, oğlu Abdullah b. Abbas'ın da erken yaşta İslam'ı kabul etmesine vesile olmuştur.III. İşkenceye Rağmen Sarsılmaz İman
Erkek sahabeler gibi, kadın sahabeler de İslam uğruna en ağır işkencelere katlanmışlardır:
* Sümeyye bint-i Hayyât: Ammar b. Yâsir’in annesi olan Sümeyye (r.a.), İslam'ın ilk şehididir. Ebu Cehil'in zulmü ve işkencelerine boyun eğmeyerek, inancından vazgeçmemesi neticesinde şehit edilmiştir. O, tüm zamanların Müslüman kadınlarına cesaret ve fedakârlık timsali olmuştur.IV. Hicret Öncesi Medine'de Kadınların Rolü
Hicretin hemen arifesinde, İslam'ın Medine'ye taşınmasının temelini atan Akabe Biatları'nda kadınlar da yer almıştır:
* Akabe Biatları: Medine'den gelerek Resûlullah'a biat eden 73 Medineli arasında, Nuseybe Ümmü Umâre ve Esmâ’ Ümmü Manî’ adında iki hanım sahabi bulunuyordu. Bu durum, İslam'ın ilk yıllarından itibaren kadınların hem sorumluluk alma hem de siyasî ve sosyal anlaşmalara katılma iradesine sahip olduğunu gösterir.Sonuç
Hicret'ten önce, zorlu Mekke döneminde kadın sahabeler sadece pasif inananlar değil, aktif tebliğciler, büyük destekçiler ve işkencelere karşı duran iman abideleri olmuşlardır. Onların metinliği, fedakârlığı ve cesareti olmasaydı, İslam davetinin Mekke'nin zorlu şartlarında ayakta kalması çok daha güç olacaktı. Onlar, İslam tarihinin başlangıcına altın harflerle yazılmış bir destanın kahramanlarıdır.

Yorum Gönder
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...