Kadiri Yolu


Cihad Ne Demektir

İslam'ın Toplumda Hedefi ve Gayesi Nedir:

İslam, insanların sulh içinde yaşamalarını gaye edinmiş bir dindir. ”Ey iman edenler! Hep birden barışa girin…” Bakara:208

“Eğer barışa yanaşırlarsa sen de yanaş ve Allah’a güven; O her şeyi işitendir ve bilendir.” Enfal:61

“Belki de Allah sizinle onlardan düşmanınız olan kimseler arasında (karşılıklı) bir dostluk meydana getirecektir. Allah kadirdir. Allah bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir. Allah, din konusunda sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlarla iyi ilişkiler içinde olmanızı ve onlara adaletli davranmanızı yasaklamaz. Allah adaletli olanları elbette sever. Mümtehine:7-8

“Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayıp dinleyin. Size selâm verene, dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek “Sen mümin değilsin” demeyin; çünkü Allah katında sayısız ganimetler vardır. Daha önceleri siz de böyleydiniz. Derken Allah size lütufta bulundu. Bu sebeple iyi anlayıp dinleyin. Hiç şüphe yok ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” Nisa:94

“Eğer müminlerden iki grup birbiriyle kavgaya tutuşursa hemen aralarını düzeltin; ikisinden biri diğerinin hakkına tecavüz etmiş olursa -Allah’ın emrine geri dönünceye kadar- haksızlığa sapanlara karşı savaşın; dönerlerse aralarındaki anlaşmazlığı adaletle çözüme bağlayın ve herkese hakkını verin. Allah hakkı yerine getirenleri sever. Müminler ancak kardeştirler, öyleyse iki kardeşinizin arasını düzeltin, Allah’a itaatsizlikten sakının ki rahmetine mazhar olasınız.” Hucurat:9-10


İslam dini insan hak ve hürriyetlerini korumayı esas almıştır. Aslolan barış toplumu oluşturmaktır. Bunun için sabırla ve tevekkülle  gayret sarf etmek gerekir. Arzu edilen barış toplumu gerçekleşmiyor Müslümanlar zulme ve fitnelere maruz kalıp inançlarından dolayı saldırıya ve tahkire uğramakta ise ne yapılmalıdır.

Savaşı zorunlu kılan Nedenler:

Ayetlerle konuyu anlamaya çalışalım ilk olarak;

“ Kınama ve cezalandırma ancak insanlara zulmeden ve yeryüzünde haksız yere saldırıda bulunanlara yöneliktir. Onlar için elem verici bir azap da vardır.” Şura:42

“Sizinle savaşanlarla siz de Allah yolunda savaşın, fakat aşırılığa sapmayın; Allah aşırılığa sapanları sevmez.” Bakara:190

“ Allah ancak, din konusunda sizinle savaşmış, sizi yurtlarınızdan çıkarmış ve çıkarılmanıza yardım etmiş olanlarla dostluk kurmanızı yasaklar. Kim onlarla dost olursa işte bunlar kendilerine yazık etmişlerdir.” Mümtehine:9

“ Saldırıya uğrayanlara zulme maruz kaldıkları için savaş izni verildi. Allah onları muzaffer kılmaya elbette kadirdir.” Hac:39


Mezhep İmamlarının Savaşı Zorunlu Sebepler Hakkında Görüşleri:

Hanefi, Maliki, Hanbeli hukukçularının oluşturduğu  cumhura göre, savaşın illet ve sebebi, düşmanın İslam'a ve Müslümanlara  karşı savaş ve saldırısıdır. Şafilere göre ise; savaşın illet ve sebebi, bizzat küfrün kendisidir.

1- Meşru müdafaa; Müslümanlara doğrudan ve dolaylı yollardan varlıklarına ve bağımsızlıklarına onların inançlarında fitneye yol açacak saldırılar kötü niyetli olup bir sebeptir.

2- Yapılmış bir barış antlaşmasının bozulması ile

3- Zayıf bir hale düşmüş bir İslam topluluğunun, onlara zulmeden ve haklarını çiğneyen kendi gayri müslim devletlerine karşı İslam devletinden yardım istemeleri halinde onlara yardım maksadı ile, savaşa girişebilirler.

Cihadı Sadece Savaş Ve Silahlı Mücadele Olarak Mı Anlamalıyız?:

Hayır baştan belirtelim. Çeşitli şekillerde Cihad yapılır. Yeri gelir Zalim hükümdar karşısında Hakkı söylemekle de cihad yapılır. İyiyi ve doğruyu ayırt etmeleri için insanlara çağrıda bulunup yol göstermekte cihattır. Allah için cephelerde mücadele edenlere malı veya canıyla katkıda bulunmakta cihadın içerisine girer.

Cihad İslam’ın her alanını kapsamaktadır. izzetli ve şerefli bir hayatın sürdürülebilmesi için. Kötülükler karşısında ve mazlumun yanında bulunmak için cihad şarttır.  Teslim olmuş bir Müslüman için Cihad yükümlülüktür.

cihad nedir ile ilgili görsel sonucu

İslam Cihadı Teşvik Eder:

İnsanları zorlayarak dinden döndürme fitneleri çıkartıp insanları inançlarından zorla uzaklaştırmak için baskılar kuranlar karşısında. Allah direnç gösterilmesi gerektiğini ve Allah’ın kendilerine yardımının geleceğini ayetler ifade eder.

“Size zor geldiği halde savaş üzerinize farz kılındı. Hakkınızda hayırlı olduğu halde bir şeyden hoşlanmamış olabilirsiniz. Sizin için kötü olduğu halde bir şeyden hoşlanmış da olabilirsiniz. Yalnız Allah bilir, siz ise bilemezsiniz.” Bakara:216

“Fitne ortadan kalkıncaya ve dinin tamamı Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Vazgeçerlerse kuşkusuz Allah yaptıklarını görmektedir.” Enfal:39

“ Ey iman edenler! Bir düşman birliği ile çatıştığınız vakit sebat ediniz ve Allah’ı çokça anınız ki zafer sizin olsun.” Enfal:45

“Ey peygamber! Müminleri savaşa teşvik et! Eğer sizden sabırlı yirmi kişi bulunursa inkâr edenlerden iki yüz kişiyi yener, sizden yüz kişi olursa bin kişiyi yener; çünkü onlar yaptıklarının bilincinde olmayan bir topluluktur.”Enfal:65

“Gevşeklik göstermeyin, üzülmeyin; eğer inanmışsanız şüphesiz en üstün olan sizsiniz.” Ali İmran:139

“Düşman topluluğunu takip hususunda gevşeklik göstermeyin….” Nisa:104

“O halde, dünya hayatını âhiret karşılığında satanlar Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükâfat vereceğiz.” Nisa:74

“İman edenler Allah yolunda savaşırlar, inanmayanlar ise bâtıl dava uğrunda savaşırlar. Şu halde şeytanın dostlarına karşı savaşın. Şüphe yok ki şeytanın planı (tuzağı) daima zayıftır.” Nisa:76

“Şu halde Allah yolunda savaş. Sen ancak kendinden sorumlu olursun. Müminleri de teşvik et. Allah, inkâra sapanların gücünü kıracaktır. Allah’ın gücü daha çetin, cezası daha şiddetlidir.” Nisa:84

cihad ile ilgili görsel sonucu








“Müminlerden -özür sahibi olanlar dışında- oturup kalanlar, malları ve canlarıyla Allah yolunda cihad etmekte olanlara eşit olamazlar. Allah, malları ve canlarıyla cihad edenleri, derece bakımından oturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah bütün müminlere o güzel geleceği vaad etmiştir, ama mücahidleri -çok büyük bir karşılıkla- oturanlardan üstün kılmıştır.” Nisa:95

“ Ey peygamber! Kâfirlere ve münafıklara karşı cihad et, onlara sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir ve bu ne kötü bir sondur!” Tahrim:9

“Ey iman edenler! Size, elem verici azaptan kurtaracak bir ticareti göstereyim mi? Allah’a ve resulüne iman edersiniz, Allah yolunda mallarınızla ve canlarınızla cihad edersiniz. Bilirseniz bu sizin için çok hayırlıdır.” Saf:10-11

“Bilin ki Allah kendi yolunda sağlam örülmüş bir duvar gibi kenetlenmiş saflar halinde çarpışanları sever.” Saf: 4

“Ey iman edenler! Allah’tan korkun, O’na yaklaşmaya vesile arayın ve O’nun yolunda çaba harcayın ki kurtuluşa eresiniz.” Maide:35

“Allah, kendi yolunda çarpışırken öldüren ve öldürülen müminlerin canlarını ve mallarını, karşılığında cennet vermek üzere satın almıştır. Bu, Allah’ın Tevrat’ta, İncil’de ve Kur’an’da yer almış gerçek bir vaadidir. Kim Allah’tan daha fazla sözüne bağlı olabilir! O halde yaptığınız bu alışverişten ötürü sevinin. İşte büyük bahtiyarlık da budur.” Tevbe:111

“Ey iman edenler! İnkârcılardan hemen yakınınızda bulunanlarla savaşın. Onlar sizin çetin gücünüzü görsünler. Biliniz ki Allah, buyruğuna karşı gelmekten sakınanlarla beraberdir.” Tevbe:123

“ Onlarla savaşın ki, Allah onları sizin elinizle cezalandırsın, onları rezil rüsvâ etsin, sizi onlara karşı başarılı kılsın, inananların yüreklerine su serpsin, kalplerindeki öfkeyi yatıştırsın. Allah dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah bilmekte, hikmetle yönetmektedir. Yoksa Allah sizden cihad edenleri ve Allah’tan, peygamberinden ve müminlerden başkasını sırdaş edinmeyenleri ortaya çıkarmadan, kendi halinize bırakılacağınızı mı sandınız? Allah yapıp ettiklerinizden haberdardır.” Tevbe:14-16

“Hacılara su verme ve Mescid-i Harâm’ın imar ve bakım işini (üstlenen kimseyi), Allah’a ve âhiret gününe inanıp Allah yolunda cihad eden kimseyle bir mi tutuyorsunuz? Bunlar Allah katında bir değildirler. Allah zalimler topluluğunu hidayete erdirmez. İnanan, hicret eden, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad edenlerin Allah katındaki mertebeleri pek büyüktür. Muradına erecek olanlar da onlardır. Rableri onları kendi rahmeti, hoşnutluğu ve cennetleriyle müjdeliyor; onlar için orada kesintisiz nimetler vardır”. Tevbe:19-21

“Ey iman edenler! Size ne oldu ki, “Allah yolunda seferber olun” denilince yerinize çakılıp kaldınız; yoksa ahretten vazgeçip de dünya hayatıyla yetinmeye razı mı oldunuz? Hâlbuki dünya hayatının sağladığı fayda ahretinkine göre pek azdır. Eğer toplanıp seferber olmazsanız Allah sizi elem veren bir azapla cezalandırır, yerinize başka bir topluluk getirir ve siz O’na zerrece zarar veremezsiniz. Allah’ın her şeye gücü yeter.” Tevbe:38-39

“Ey peygamber! İnkârcılara ve münafıklara karşı cihad et, onlara sert davran; onların varacağı yer cehennemdir ve bu ne kötü bir sondur!” Tevbe:73

Cihada teşvik görüldüğü gibi farklı ayetlerle yapılmakta, buna rağmen dünya menfaat ve beklentileri kişileri oyalamaktadadır. Gözlerinizi göklere çevirip duruyor beklentiniz dua katından bir lider bir hami yol gösterici beklemek ve cehd etmemek kabul edilir bir durum değildir. Ne olursa olsun bir mücadele sergilenmelidir.

cihad ile ilgili görsel sonucu

Ordu Kurma Ve Donatılması İle Savaş Esirleri:

“Allah’ın ve sizin düşmanlarınızı ve onların gerisinde olup sizin bilmediğiniz, ama Allah’ın bildiklerini korkutup caydırmak üzere, onlara karşı elinizden geldiği kadar güç ve savaş atları hazırlayın. Allah yolunda harcadığınız her şeyin karşılığı, zerrece haksızlığa uğratılmadan size tastamam ödenecektir.” Enfal:60

“Ey iman edenler! Tedbirinizi alın da savaşa ya ayrı bölükler halinde çıkın veya hep birlikte çıkın.” Nisa:71

Düşmanla savaş neticelenince esir alınabilir, hedef ganimet olmamalıdır.” Kâfirlerle savaşa girdiğinizde hemen öldürücü darbeyi vurun, nihayet onları çökertince esirleri sağlam bağlayın (kaçmamaları için tedbir alın). Sonra ya karşılıksız bırakırsınız yahut bedel alarak; ta ki savaş ağır yüklerini indirsin (sona ersin). İşte böyle; Allah dileseydi onları bizzat cezalandırırdı, fakat sizleri birbirinizle denemek istiyor. Allah, yolunda öldürülenlerin amellerini asla boşa çıkarmayacaktır.” Muhammed:4

Cihad Ganimetleri:

“Sana ganimetleri soruyorlar. Ganimetlerin Allah’a ve resulüne ait olduğunu söyle! O halde siz gerçek müminler iseniz Allah’a karşı saygısızlıktan sakının, aranızı düzeltin, Allah ve resulüne itaat edin.” Enfal:1

“Allah’a ve ayırım günü yani iki topluluğun karşılaştığı gün kulumuza indirdiğimize iman etmişseniz biliniz ki ganimet olarak ele geçirdiğiniz her şeyin beşte biri Allah’a, peygambere, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir. Allah her şeye kadirdir.” Enfal:41

“Artık aldığınız ganimetten helal ve hoş olarak yiyin, Allah’a itaatsizlikten sakının, Allah son derecede bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” Enfal:69

Cihad Yapılmadan Fetihlerden (FEY)Gelenler:

“Allah’ın (başka) beldeler halkından alıp resulüne fey‘ olarak verdikleri, Allah’a, peygambere, yakınlara, yetimlere, yoksullara ve yolda kalmışlara aittir; (servet) içinizden sadece zenginler arasında dönüp dolaşan bir şey olmasın diye böyle hükmedilmiştir. Peygamber size ne vermişse onu alın ve size neyi yasaklamışsa ondan kaçının. Allah’a karşı saygısızlık etmekten sakının. Kuşkusuz Allah cezalandırmada çok çetindir. (Bu gelirler) Allah’ın lütuf ve rızasının peşine düşerek Allah’a ve resulüne yardım ederlerken yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılmış olan yoksul muhacirlerin hakkıdır. İşte onlar dosdoğru kimselerdir.” Haşr:7-8

Cihada Katılmamasına İzin Verilenler:

“Gözü görmeyene zorlama yoktur, topala zorlama yoktur, hastaya zorlama yoktur. Kim Allah ve resulünün sözlerini dinlerse onları, altından ırmaklar akan cennetlere sokar; kim de yüz çevirirse onu acı bir şekilde cezalandırır.” Fetih:17

“Güçsüzler, hastalar ve harcama yapma imkanı olmayanlar için -Allah ve peygamberine sadık kaldıkları sürece- sorumluluk yoktur. İyi niyet sahiplerini sorumlu tutmak olmaz. Allah bağışlayıcıdır, esirgeyicidir. Kendilerine binek sağlaman için sana gelip de, “Sizi bindirecek bir şey bulamıyorum” diye cevap verdiğin zaman, harcayacak bir şey bulamamanın üzüntüsünden göz yaşları dökerek geri dönenlere de günah yoktur.” Tevbe:91-92

Savaşmanın Yasak Olduğu Zamanlar:

Dört saygın ay o aylarda savaş kişilerin kendilerine yazık etmesi gibidir. Bu aylarda savaşmak haram olarak ayette ifade edilmektedir. Bakınız: Bakara:217-Tevbe:36

Cihadda İlahi Yardım:

“ Rabbinizden yardım dilediğiniz zamanı hatırlayın. Hemen size, “Meleklerden peşi peşine gelen binlik kuvvetlerle ben size yardım edeceğim” diye cevap verdi. Bunu yalnızca müjde olsun ve kalpleriniz bununla yatışsın diye yaptı. Zaten yardım ancak Allah tarafındandır. Allah, kuşkusuz izzet ve hikmet sahibidir.” Enfal:9-10

“O sırada rabbin meleklere şunu vahyediyordu: Şüphesiz ben sizinle beraberim, iman edenlerin sebatlarını pekiştirin. Ben inkâr edenlerin kalplerine korku salacağım, artık boyunlarının üzerinden vurun, onların bütün parmaklarına vurun.” Enfal:12

“Allah size yardım ederse artık sizi yenecek hiçbir kimse yoktur; eğer sizi yardımsız bırakırsa O’ndan sonra size kim yardım edebilir? Müminler yalnız Allah’a güvensinler.” Ali İmran:160

“Ey iman edenler! Allah’ın size şu lütfunu hatırlayın: Üzerinize düşman ordusu gelmişti de onların üzerine şiddetli bir fırtına ve göremediğiniz bir ordu göndermiştik. Allah bütün yaptıklarınızı görmekte idi.” Ahzap:9

“Ey iman edenler! Allah’a yardım ederseniz O da size yardım eder ve ayaklarınızı sağlam bastırır.”Muhammed:7

Cihadda Şehidlik Ve Gazilik:

“Allah yolunda öldürülenler için “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” Bakara:154

“Andolsun ki Allah yolunda öldürülür veya ölürseniz biliniz ki Allah’tan gelecek bir bağışlama ve bir rahmet, onların biriktirdiklerinden daha hayırlıdır.” Ali İmran:157

“Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma! Bilakis onlar diridirler; Allah’ın, lütuf ve kereminden kendilerine verdikleriyle sevinçli bir halde rableri yanında rızıklara mazhar olmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehid kardeşlerine de hiçbir keder ve korku bulunmadığı müjdesinin sevincini duymaktadırlar. Onlar Allah’tan gelen bir nimet, bir lütuf sebebiyle ve Allah’ın, müminlerin ecrini zayi etmeyeceği dolayı sevinç içerisindedirler.” Al-i İmran: 169-171

“O halde, dünya hayatını ahiret karşılığında satanlar Allah yolunda savaşsınlar. Kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse biz ona yakında büyük bir mükafat vereceğiz.” Nisa:74

Netice Olarak:

Allah Alemlerin Rabbidir. Bütün insanlar dünya üzerinde yaşamlarını sürdürürken Onun emir ve yasaklarına uymanın gayreti içinde olmalıdırlar. İslam Emperyalist sistemlerin karşısındadır. İnsanların bir zümresinin diğer bir insan veya ülke, toplumları sömürmesini köleleştirmesini kabullenmez. Kulluk Allah’a olmalıdır. Adaletten ayrılmamalıdır.

Kanunlar ve kurallar koyma yetkisini belirli bir zümreye hasretmek diğer insanları köleleştirmek gibidir. Dünya beş garantör devletten kurtulmalıdır. Allah’tan daha güzel kanun ve hüküm koyucu bulamazsınız.

Tebliğ ve davet ameliyesini yapacak bir yapının sağlıklı tesis edilmesi ve olması lazımdır. İnsanların çarpık fikir ve yapılanmalar karşısında sapmalar yaşanmaması için daveti ilim ve hikmetle yapan bir kolun oluşması gerekir. Bulunduğumuz toplumlarda İslam sağlıklı anlatılmamaktadır. Budanmış yaprakları ve kolları birbirinden ayrılmış bir İslam ortadadır. İnsanlar cihada ve bunun ameliyelerinden uzak bırakılmıştır. Politik siyasallaşmış İslam anlayışı sandıkları en büyük cihad meydanı gibi göstermektedir.

Davet çalışmalarında davet müessesi oluşmamış ise fertlerde bu işi kendi bünyelerinde emirin izni olmaksızın yapabilirler.

Cihad İnsanlar üzerinde baskı oluşturup onları zorla Müslüman yapma yolu olmamıştır. Bizi kılıçlarla, silahlarla, yapılan tasvip edilmeyecek amellerle barbar olarak tanıtanlar bunları kullanarak islamiya fobi oluşturmaktadırlar. Yeryüzünün zulüm makinaları Yeni Zelanda'da cami basıp Müslümanları katledince terörist diyemiyorlar. Bir zamanlar Irak’a demokrasi getirmek için birçok insanı katlettiler. Geride bıraktıkları ile de Orta doğuyu dizayn etmeye çalışıyorlar..

İslam zorlayıcı baskıcı bir yapı sergilemez. Savaş son çare ise başvurur ayetlerden bunları okuduk. Cihad bir davettir. İslam'a davet edilmeden hiçbir toplulukla savaşılmamıştır. Davet ön plandadır.


Post a Comment

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar

Nefs