Kadiri Yolu

 

Allah Kimleri Sever

Allah Kimleri Sever

Sevmek; her hangi bir şeyi veya herhangi birine düşkünlüğün olması, ilgi duymak manalarına gelir. Bu yolun aşıklarının gönüllerinde sevgi muhabbete dönüşmüşse Ruh’da iştiyak ve şevk çoğalmış demektir. Allah cc’nun hoşlandığı ne varsa onu yapmanın gayretinde olmak iman ehlinin olgunlaşmasını sağlar. Hedef onun sevgisini kazanmaktır. Bu sevgi hali müminlerde çok güçlüdür.

Fani olanın bu dünya hayatında arzulaması gereken bu olması gerekmez mi? Asıl bahtiyarlık bu olsa gerek gönlünü ondan gayrı ile kirletenler hem bu dünyada hemde ahiret hayatında bedbaht olanlardan olacaktır. Bu fani  alemden ebedi aleme Yüce Mevla’nın sevgisini kazanarak gitmeli. Allah’ın bizi seveceği hasletlere sahip olmanın gayreti ölüm gelinceye kadar üzerimizden eksik olmamalı.

“Allah yolunda harcama yapın; kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın. İyilik edin, kuşkusuz Allah iyilik edenleri sever. Bakara: 195

“Sana kadınların aybaşı hallerini soruyorlar. De ki: O bir rahatsızlıktır. Bu sebeple adet günlerinde kadınlardan ayrı durun, temizlenmedikçe onlarla cinsel ilişkide bulunmayın. İyice temizlendiklerinde onlara Allah’ın emrettiği şekilde yaklaşın. Allah çok tövbe edenleri sever ve içi dışı temiz olanları sever.” Bakara:222

“Hayır, öyle değil! Her kim ahdine vefa gösterir ve sakınırsa, bilsin ki Allah o sakınanları sever.” Ali imran:76

“Onlar bollukta da darlıkta da Allah yolunda harcarlar, öfkelerini yenerler, insanları affederler. Allah işini güzel yapanları sever.” Ali imran: 134

“Nice peygamber vardır ki onunla birlikte birçok Allah erleri savaştılar. Allah yolunda başlarına gelenlerden ötürü gevşemediler, yılmadılar, boyun eğmediler. Allah, sabredenleri sever.” Al-i imran: 146

“Bu yüzden Allah onlara dünya nimetini ve âhiret nimetinin de güzelini verdi. Allah işini güzel yapanları sever.” Al-i imran: 148

Ä°lgili resim“Sen onlara sırf Allah’ın lütfu sayesinde yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı kalpli olsaydın, hiç şüphesiz etrafından dağılır giderlerdi. Onları affet, onların bağışlanmasını dile, iş hakkında onlara danış, karar verince de Allah’a güven, doğrusu Allah kendisine güvenenleri sever. Al-i imran: 159

“Eğer müminlerden iki grup birbiriyle kavgaya tutuşursa hemen aralarını düzeltin; ikisinden biri diğerinin hakkına tecavüz etmiş olursa -Allah’ın emrine geri dönünceye kadar- haksızlığa sapanlara karşı savaşın; dönerlerse aralarındaki anlaşmazlığı adaletle çözüme bağlayın ve herkese hakkını verin. Allah hakkı yerine getirenleri sever.” Hucurat: 9

“Ahitlerini bozdukları için onları lanetledik ve kalplerini katılaştırdık. Onlar kelimelerin yerlerini değiştiriyorlar. Kendilerine bildirilenlerden (Tevrat) önemli bir kısmını da unuttular. İçlerinden pek azı hariç olmak üzere onlardan daima bir hainlik görürsün. Sen yine de onları affet, hoşgör. Çünkü Allah iyilik edenleri sever.” Maide: 13

“Onlar, hep yalana kulak veren ve durmadan haram yiyen kimselerdir. Sana gelirlerse aralarında hüküm ver veya onlardan yüz çevir. Onlardan yüz çevirirsen sana hiçbir zarar veremezler. Eğer hüküm verirsen aralarında adaletle hükmet. Şüphesiz Allah âdil olanları sever.” Maide: 42

“Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse bilsin ki Allah öyle bir kavim getirecektir ki Allah onları sever, onlar da Allah’ı severler; müminlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı vakarlıdırlar; Allah yolunda cihad ederler ve hiç kimsenin kınamasından korkmazlar. İşte bu Allah’ın dilediğine verdiği bir lütfudur. Allah’ın lütfu geniştir; O, her şeyi bilir.” Maide: 54

“İman edip dünya ve âhiret için yararlı işler yapanlara, günahlardan sakındıkları ve imanlarını koruyup iyi işler yapmayı sürdürdükleri, sakınmaya devam edip imanlarına bağlı kaldıkları, hem günahlardan sakınıp hem en iyiyi yapmaya çalıştıkları takdirde daha önce yiyip içtiklerinden ötürü bir günah yoktur. Allah, rızasına uygun davrananları sever.” Maaide: 93

“Allah, din konusunda sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlarla iyi ilişkiler içinde olmanızı ve onlara adaletli davranmanızı yasaklamaz. Allah adaletli olanları elbette sever.” Mümtehine: 8

“Bilin ki Allah kendi yolunda sağlam örülmüş bir duvar gibi kenetlenmiş saflar halinde çarpışanları sever.” Saf: 4

“Orada asla namaza durma! Daha ilk günden takvâ temeli üzerine kurulan mescid ise namaz kılman için elbette daha uygundur; burada gerçekten arınmak isteyen adamlar vardır. Allah da arınmaya çalışanları sever.” Tevbe: 108

—*-*—

Allah bir kulunu, sevdiğinde onu zikriyle uğraştırır ve o kul salih ameller işleminin peşinde olur. Allah için yapılan her güzel davranış müminin ilgili alanında yer almaktadır. En başta farzlar onun da en başında namaz en önemli Salih ameldir. Bu sevginin kulun üze3rinde bir tezahürüdür. Peygamber Efendimiz (sav), Allah’a ve peygambere karşı duyulan sevginin önemini bizlere şöyle hatırlatmıştır:

Resulullah (sav) buyuruyor ki: Allah-u Teâlâ’yı ve Resulü’nü her şeyinden çok sevmeyenin imanı kamil değildir. İman nedir? diye sorduklarında: Allah ve Resulü, senin için başka her şeyden daha sevimli olmaktır. buyurdu. Yine buyurdu ki: Kul, Allah ve Resulünü, çoluk çocuğundan, malından ve bütün yaratılmışlardan daha çok sevmedikçe kamil mümin olamaz.

allah'ın sevdiği kullar ile ilgili görsel sonucu
Hadislere Göre Allah Kimleri Sever?

Hz. Enes’in rivayetine göre, Resulullah (sav) buyurmuştur ki; Üç haslet bir kimsede bulunsa o kimse imanın tadına varmış olur. Birincisi, Allah ve Resulü o kimseye her şeyden daha sevmek. İkincisi, sevdiğini Allah için sevmek. Üçüncüsü de küfre dönmeyi ateşe atılacakmış gibi kerih görmektir.

Hz. Ebu Hureyre (r.a.) rivayet etmiştir. Resulullah (sav) şöyle buyurdu: “Allah’ın kullarından Allah’a en sevgili olanlar: Güneşi ve ayı gözleyenler, Allah’ın kullarını Allah’a sevdirenler ve Allah’ı da kullarına sevdirenlerdir. (Beyhaki, es Sünenü-l Kübra)

Hz. Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor:  “Resulullah (as) buyurdular ki: “Allah Teala Hazretleri şöyle ferman buyurdu: “Kim benim veli kuluma düşmanlık ederse ben de ona harp ilan ederim. Kulumu bana yaklaştıran şeyler arasında en çok hoşuma gideni, ona farz kıldığım şeyleri  eda etmesidir. Kulum bana nafile ibadetlerle yaklaşmaya devam eder, sonunda sevgime erer. Onu bir sevdim mi artık ben onun işittiği kulağı, gördüğü gözü, tuttuğu eli, yürüdüğü ayağı olurum. Benden bir şey isteyince onu veririm, benden sığınma talep etti mi onu himayeme alır, korurum. Ben yapacağım bir şeyde, mümin kulumun ruhunu kabzetmedeki tereddüdüm kadar hiç tereddüte düşmedim: O ölümü sevmez, ben de onun sevmediği şeyi sevmem.”(Buhârî, Rikak 38.)

–  Hz. Ebu Hüreyre (ra) anlatıyor:

“Resulullah (as) buyurdular ki: “Allah bir kulu sevdi mi Hz. Cebrail (as)’a:”Allah falanı seviyor, onu sen de sev!” diye seslenir. Onu Cebrail (as)’de sever. Sonra o, sema ehline: “Allah falanı seviyor, onu siz de sevin!” diye nidâ eder, derken, bütün sema ehli de onu sevmeye başlar. Sonra onun için arz (halkı arasına hüsn-ü kabul) konur.” [Buhârî, Tevhid 33, Edeb 41; Müslim Birr 157, Muvatta, Şi’r 15; Tirmizî, Tefsîr, Meryem (3160).]

-(Allah CC. bir kulunu sevdiği vakit, günah o kula zarar vermez.) [Deylemî]

Allah cc, o kuluna günah işletmez demektir. Peygamber efendimizin (Ya Rabbi, bugünden sonra Osman’a günah yazma!) buyurması da böyledir.

Bir kulu Allah CC’nun sevip sevmemesi nasıl belli olur?

“Allah cc. bir kulunu severse, onu çeşitli dertlere maruz bırakır.” Taberanî

“Allah cc. bir kulu sevdiği vakit, onu dertlere müptela kılar. Kul sabrederse, ondan razı olur.” Deylemi

“Allah cc. bir kulunu sevdiği vakit, o kulun kalbinde, iyiye yönlendirici, kötülüklerden uzaklaştırıcı bir kuvvet verir.” Deylemi

“Allah cc. kuluna hayır murad ettiği vakit, kusurlarını ona gösterir.” Deylemi

Ebu Ümame’den aktarıldığına göre, Peygamberimiz (asv) şöyle buyurdu:

“Allah’ı kullarına sevdirin ki Allah da sizi sevsin.” Suyuti el camius sağir,1/251

Allah’ın sevdiği ve sevmediği üç kişi kimlerdir? ibn-i Ömer in rivayetine göre:
Resulullah sav şöyle buyurdu: Kıyamet günü misk tepesi üzerinde üç kişi vardır: Öncekiler de sonrakiler de onlara imreneceklerdir;

1-Her gün her gece beş vakit namaza çağıran müezzin,

2-kendisinden memnun olan cemaate imam olan kişi,

3-Allah’ın ve efendisinin hakkını yerine getiren köle.(müsned,4568),

Abdullah ibni Mesud’dan rivayet edildiğine göre: Resulullah (s.a.v) şöyle buyurmuştur: Üç kişi vardır ki Allah onları sever:

1-Geceleyin kalkıp Allah’ın kitabını okuyan adam,

2-sağ eliyle verdiği sadakayı sol elinden gizleyen kimse,

3-bir müfrezede bulunup arkadaşlarının kaçması üzerine düşmanı tek başına karşılayan kişi. (Tirmizi)

allah kimleri sevmez ayet ve hadislerle ile ilgili görsel sonucu
Ebu Zer(r.a.)dan rivayet edildiğine göre Resulullah(s.a.v.)şöyle buyurmuştur:


Üç kişi vardır ki Allah onları sever.Üç kişi de vardır ki Allah onlara buğzeder. Allah’ın sevdiği kimselerden;

birincisi bir toplumdan bir şey ister, bu istediği şey Allah içindir aralarındaki yakınlıktan dolayı değildir.Onlar da bu adama bir şey vermezler.Bir adam onlardan geri durarak gizlice bir şeyler verir, bu verdiğini sadece Allah ve verdiği kimse bilir .

İkinci kimse: Bir toplum geceleri yürürler sonra uyku onlara galip gelir ve başlarını eğerek uyurlar ancak bir adam kalkar benim rızam için ayetlerimi okur ve amel etmeye çalışır,

üçüncü kimse ise bir müfrezede bulunur düşmanla karşılaştıklarında yenilirler fakat o ileri atılarak devam eder ya şehit olur veya Allah  o kimseye fetih nasip eder. Allah’ın gazaplandığı üç kişi ise zina eden ihtiyar, büyüklük taslayan fakir,hakka tecavüz eden zengin. (Nesai,kıyamul leyl.)

-Ebu Hureyre ra’den, Hz. Peygamber sav’in şöyle buyurduğu nakledilmiştir:

“Adamın biri, bir başka köydeki (din) kardeşini ziyaret etmek için yola çıktı. Allah Teâlâ, adamı gözetlemek için onun yolu üzerinde bir meleği görevlendirdi. Adam meleğin yanına gelince, melek: Nereye gidiyorsun? dedi. Adam, şu (ileriki) köyde bir din kardeşim var, onu ziyarete gidiyorum, cevabını verdi. Melek: O adamdan elde etmek istediğin bir menfaatin mi var? dedi. Adam: Yok hayır, ben onu sırf Allah rızası için severim, onun için ziyaretine gidiyorum, dedi. Bunun üzerine melek: Sen onu nasıl seviyorsan Allah da seni öylece seviyor. Ben, bu müjdeyi vermek için Allah Teâlâ’nın sana gönderdiği elçisiyim, dedi.” (Müslim, Birr 38)

– Ebû İdris el-Havlânî ra’dan şöyle dediği nakledilmiştir:

Dımaşk mescidine girmiştim. Bir de ne göreyim, güleç yüzlü bir delikanlı ve başına toplanmış bir grup insan. Bunlar bir konuda görüş ayrılığına düştüler mi hemen o delikanlıya başvuruyor ve fikrini kabulleniyorlardı. Bu gencin kim olduğunu sordum. “Bu Muaz İbni Cebel (ra)’tır” dediler.

Ertesi gün erkenden mescide koştum. Baktım ki o genç benden evvel gelmiş  namaz kılıyor. Namazını bitirinceye kadar bekledim sonra önüne geçerek selam verdim ve:

allah'ın sevdiği kullar ile ilgili görsel sonucu

– Allah’a yemin ederim ki ben seni seviyorum, dedim.

– Allah için mi seviyorsun? dedi.

– Evet, Allah için, dedim. O yine:

– (Gerçekten )Allah için mi seviyorsun? dedi. Ben de:

– Evet,( gerçekten) Allah için seviyorum, dedim.

Bunun üzerine elbisemden tutarak beni kendisine doğru çekti ve şöyle dedi.

– Kutlarım seni. Zira ben Rasulullah sav’i şöyle buyururken dinledim:

“Allah-u Teâlâ, “Sırf benim için birbirini seven, benim rızam için toplanan, benim rızam uğrunda birbirini ziyaret eden ve sadece benim rızam için sadaka verip iyilik edenler, benim sevgimi hak ederler” buyurmuştur.” (Muvatta’, Şa’r 16)

-Ebu Hureyre ra şöyle dedi:

Bir adam Peygamber sav’e gelerek:

– Ben açım, dedi. Allah’ın Resulü hanımlarından birine haber salarak yiyecek bir şey göndermesini istedi. O da:

– Seni peygamber olarak gönderen Allah’a yemin ederim ki, evde sudan başka bir şey yok, dedi. Hz. Peygamber bir başka hanımından yiyecek bir şeyler istedi. O da aynı cevabı verdi. Daha sonra Rasul-i Ekrem’in öteki hanımları da: Seni peygamber olarak gönderene yemin ederim ki, evde sudan başka bir şey yok, diye haber gönderince, Rasul-i Ekrem  sav ashabına dönerek:

– “Bu gece bu şahsı kim misafir etmek ister?” diye sordu.

Ensar’dan biri: – Ben misafir ederim, ya Resulullah, diyerek o yoksulu alıp evine götürdü.

Eve gelince karısına: Resulullah (sav)’in misafirini ağırla, dedi. Bir başka rivayete göre karısına: – Evde yiyecek bir şey var mı? diye sordu.

Hanımı: “Hayır, sadece çocuklarımın yiyeceği kadar bir şey var, dedi.”

Sahabe: “Öyleyse çocukları oyala. Sofraya gelmek isterlerse onları uyut. Misafirimiz içeri girince de lambayı söndür. Sofrada biz de yiyormuş gibi yapalım, dedi.

Sofraya oturdular. Misafir karnını doyurdu; onlar da aç yattılar. Sabahleyin o sahabe Peygamber sav’in yanına gitti. Onu gören Resul-i Ekrem sav şöyle buyurdu:

“Bu gece misafirinize yaptıklarınızdan Allah Cc. memnun oldu.” (Buhârî, Menâkıbü’l-Ensâr 10, Tefsîru sûre (59), 6; Müslim, Eşribe 172)

Ä°lgili resimEbü’l-Abbas Sehl İbni Sa’d es-Saidi ra’in söylediğine göre, Peygamber sav’e bir adam geldi ve:

– Ya Resulullah! Bana, yaptığım zaman hem Allah’ın hem de insanların beni seveceği bir iş söyle, dedi. Bunun üzerine Rasûl-i Ekrem:

– “Dünya ve dünyalıklardan yüz çevir, Allah seni sevsin; halkın elinde olandan yüz çevir, insanlar seni sevsin” buyurdu. (İbni Mâce, Zühd 1)

İbni Abbas ra’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sav Abdulkaysoğullarından Eşecc’e: “Sende Allah’ın sevdiği iki özellik vardır: Yumuşak huyluluk ve ihtiyatkarlık” buyurdu. (Müslim, Îmân 25, 26. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 149; Tirmizî, Birr 66; İbn; Mâce, Zühd 18)

– Âişe (ra) rivayet edildiğine göre Peygamber sav şöyle buyurdu: “Allah Cc. kullarına lütufkardır. Onlara kolaylık gösterilmesine memnun olur. Zorluk çıkaranlara ve başkalarına vermediği başarıyı ve sevabı, kolaylık gösterenlere verir.” (Müslim, Birr 77. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 10; İbni Mâce, Edeb 9)

Allah’ın sevgisini kazanmak için Mümin hassasiyet gösterir. Allah’ın sevgisinden mahrum kalmamak gazabına duçar olmamak için tüm benliği ile mücadele eder.

Post a Comment

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar

Nefs