Kadiri Yolu

 

Recî Vak'ası

Recî Vak'ası

Uhud savaşını takip eden hicri dördüncü yılın Safer ayında. Beni Huzeyl kabilesinden Süfyan bin Halid, çevresindeki kabilelerin seçkinleriyle Uhud zaferini tebrik etmek için Mekke’ye gitmişti. Orada, Talha oğullarından Sülafe adındaki bir kadının Medine Müslümanlarından Ebu’l-Eflah oğlundan Asim bin Sabit in (ra) başını getirene yüz deve vaadettiğini ve diğer Kureyş kadınlarının da Müslümanlardan getirilecek esirler için mükâfat vereceklerini öğrendi.

Uhud savaşında, Kureyş’in bayraktarlarından on bir kişinin birbiri ardınca yere serilmesi, Talha oğullarına çok büyük bir darbe oldu. Harbe iştirak eden Talha oğullarından Sülafe adındaki kadın, ok ile vurulan oğlu Müsafi’nin ölüm anında yanına vardı. Kendisini kimin vurduğunu sordu. O da: “Al, Ebu’l-Eflah oğlundan bir daha” diyerek kendisinin kimin tarafından vurulduğunu söyledi. Bunun üzerine Sülafe, Asım bin Sabit’in (ra) kafatasında şarap içmeye yemin ederek, onun başını getirene yüz deve mükafat vereceğini ilan etti.

Hazırlanan Sinsi Plan

Süfyan bin Halid, bu mükafata kavuşmayı düşündü. Kafasında bir plan hazırladı. Yurduna dönünce, kafasındaki planı tatbike koyuldu. Hemen kendisine sadık arkadaşlarından yedi kişiyi Medine’ye göndererek, Asım bin Sabit’in yanında misafir kalmalarını söyledi. Bunlar, Asım bin Sabit’i kabilelerine öğretmen olarak isteyeceklerdi.

Medine’ye gidenler, tasarladıklarını aynen uyguladılar. Hiçbir şeyden haberi olmayan Resûlüllah (sav), bunların sözlerine inanarak birkaç kişiyi Asım bin Sabit’in yanına katarak Beni Hüzeyl’e gönderdi. Kafile, Reci suyuna geldiği vakit, burada pusuda bekleyen Süfyan bin Halid idaresindeki iki yüz kişinin hücumuna uğradı. Müslümanlar, bunlarla çarpışa çarpışa şehid düştüler. İçlerinden Zeyd bin Desine ile Hubeyb bin Adiy esir oldu.

Süfyan bin Halid, esirleri Mekke’ye götürerek iki yüz deveye sattı. Hubeyb’i satın alan Mekkeli, onu Uhud’da öldürülen Hars bin Amir’in yerine asmaya kalktı. Asılacağını anlayan Hubeyb bin Adiy, Mekkeli’den izin alarak abdest alıp iki rekât namaz kıldı. Allah’a dua etti ve sonra asıldı. Hubeyb’in bu hareketi, asılacak kimseler için bundan sonra adet haline geldi.

Zeyd’i satın alan Safvan bin Ümeyye, Bedir’de öldürülen babası Ümeyye bin Halef’in kan davası uğruna öldürülmek üzere cellada teslim edilirken, “Senin yerinde şimdi Muhammed’in olmasına razı olursan seni kurtarırız” sözüne karşılık, “O’na, bir diken bile batmasına mukabil hayatımın kurtarılmasına razı değilim” cevabını verdi. Ve bu sözünden sonra kılıçla öldürüldü.

Reci vakasının cereyanı Medine’deki müslümanları o derece müteessir etti ki, Abdullah bin Üneys (ra), tek başına Süfyan bin Halid’in hakkından gelmek üzere Resûlüllah’tan izin isteyip aldı Süfyan’ın, müslümanlar üzerine asker sevk etmek için bulunduğu Batn-ı Arne Vadisi’ne gitti. Hile ile onu karargâhından uzaklaştırıp öldürerek icabına baktı. Medine’ye döndüğü zaman eygamber’den “Yüzün ak olsun” duası ile bir asa “Cennette asaya dayanırsın” hediyelerine nail oldu. Reci’deki Asım bin Sabit’in (Ra) başına gelen olay, Medine’ye  ulaştığı zaman Bi’r-i Maune’deki faciadan haber geldi. 

Post a Comment

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar

Nefs