Halktan Uzaklaşmak
“Biz Hz.
Peygamber efendimizin sav etrafında idik. Fitneden bahsedildi. Peygamberimiz
sav şöyle dedi: “siz insanların ahitlerinin bozulduğunu, emanetlerinin
azaldığını gördüğünüz zaman, parmaklarını birbirine geçirerek onlar böyledir.”
dedi. Ben dedim ki: Allah beni sana feda etsin “ ya Resulullah” o zaman ne yapalım?
Şöyle buyurdu:
“ Evine kapan ve lisanını muhafaza et. İyi şeyler yap. Kötü şeyleri terk et.
Kendi işinle meşgul ol, halkın işine karışma!”
İlmin azlığı,
hayırda yardımlaşmanın azlığı, sabrın azlığı, namazların terk edildiği, emanete
hıyanet edildiği, dinin için satıldığı, dinin çıkarlar için istismar edildiği
zamana ulaştık.
Hz. Ömer Ra:“
Kötülere karışmaktansa uzlette rahatlık vardır.”
Fudayl b.
İyad(ra) şöyle demiştir: “ Şu zaman öyle zamandır ki, ondan lisanını muhafaza
et! Yerini gizle, kalbini tedavi et, iyiliği yap, kötülüğü terk et!”
Din
kardeşlerinle oturup konuşmanız, mütevazilik, itidalli, ihtiyatlı ve düşünerek
olmalıdır. Kardeşlerini sık sık değil ara ara ziyaret etki muhabbet artsın.
Cemaate devam edin, işin bitince kendine dön. Halkın işini terk et. Halkın
elindeki göz dikme.
Allah cc rızası
için yapılacak amellerde onlarla birlikte hareket et, sonrasında onların
arasından çekil.
Sadık
kardeşlerim en güzel olan kendi cinsinden seni anlayanla kardeşlik yapmalı,
seni asıl maksadından alıkoyan sohbet ve arkadaşlıkları terk etmelidir. Bunun
için büyükler: “Sen ancak
tanıdığın kimselerden zarar görürsün” demişlerdir.
Denilmiştir ki:
Selamet on parçadır; dokuzu susmakta birisi de uzlettedir.
İnsanlarla
olmanın tehlikesi çoktur. Kul o durumda pek çok şeyi bilmeye muhtaçtır. Halka
karışma ve onlarla beraber olmaktan sakındıran pek çok hadis ve haber vardır. Şu
hadis yeterli olur.
Abdullah ibn.
Mesud ra şöyle haber verdi:
Resulllah sav
şöyle buyurdu: “ İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki; dinini kurtarmak
için, oradan oraya giden şaşkın tilki gibi, bir köyden diğer bir köye, bir
tepeden diğer tepeye, bir delikten diğer deliğe kaçan kimseden başka hiçbir
ehli dinin dini selamette kalmaz.” Ashab:
“ Bu ne zaman
olur, ya Resulullah?” diye sorduklarında; Efendimiz sav:
“ Geçim ancak,
Allah’a isyan edilerek elde edildiği zamandır. O zaman gelince bekâr kalmak
helal olur.” buyurdu. Ashab:
“ Bu nasıl olur
ya Resulullah! Hâlbuki evlenmekle emrolunduk?” dediler. Resulullah sav:
“ O zaman olduğunda, kişinin helaki
anne-babasının elinde olur. Anne babası yoksa hanımı ve çocuğu elinde olur.
Eğer hanımı ve çocuğu yoksa yakının elinden olur.” buyurdu. Ashab:“ Bu nasıl
olur ya Resulullah!”Resulullah sav:
“ Geçim darlığı
sebebiyle onu ayıplarlar. O da güç getiremeyeceği şeylerin altına girer.
Nihayet onu helak olacağı yere sürüklemiş olurlar!” buyurdu. Buhari Ta’bir, 1;
Ahmed, Müsned, I.233
Allah cc, Davud
(as) şöyle vahyetmiştir:
“ Ya Davud! Ne
oluyor ki seni (tek başına) insanlardan ayrılmış görüyorum.” Davud as:
“ İlahi! Halkı
senin için terk ettim.” Dedi.
Bunun üzerine
Allah cc:
“ Ey Davud!
Nefsin için dost seçmek hususunda dikkatli ve uyanık ol. Benim muhabbetim üzere
olmayan kimselere yakın olma. Çünkü o senin kalbini katılaştıran ve seni benden
uzaklaştıran bir düşmandır. “ buyurdu.
Yorum Gönder
İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...