Kadiri Yolu

TEMEL ALIŞKANLIKLARI KAZANDIRMA


TEMEL ALIŞKANLIKLARI KAZANDIRMA 

Yaşadığımız şu dünya hayatında insanın hayatını sürdürebilmesi için, bilgili ve erdemli olmasının yanında birtakım becerilerle de donatılması gerekmektedir. Bu beceriler, insanın fizyolojik ihtiyaçlarını karşılamasının yanında, görgü kurallarını bilip gereğini yerine getirmesi durumunda, psikososyal ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir zemin de hazırlayabilir. Bu cümleden olarak, çocuğa temel alışkanlıklar kazandırmaktan; çocuğun uyku, yemek, giyim-kuşam, tertip düzen, temizlik, görgü kuralları vb. konularda gerekli beceriye sahip olması anlaşılabilir.

Çocukların iman, ibadet vb. eğitimleri üzerinde duran Hz. Peygamber, onların temel alışkanlıkları kazanmaları üzerinde de durmakta ve rehberlik etmektedir. Her organizma gibi, insan organizmasının da beslenmeden yaşaması mümkün değildir. Dolayısıyla beslenme insan hayatının bir parçası olmakla beraber, sağlık ve görgü kurallarıyla da yakından ilgilidir. Bu konuda Hz. Peygamberin bir çok tavsiye ve uygulamalarının olduğunu görmekteyiz. Bunlardan bazılarını; “Yemeğe başlamadan önce ve yedikten sonra ellerin yıkanması, (Tirmizi, Et'ime, 39; Ebu Davud, Et'ime, 12) besmele ile başlayıp, (Ebu Davud, Et'ime 16. duâ ile bitirilmesi, Ebu Davud, Et'ime 53) sağ elle, Buhârî, Et'ime, 2; Ebu Davud, Et'ime 20) önünden ve tabağın kıyısından alınması, (Müstedrek, 4/116;İbnu Mace, Et'ime,12) ellerin sağa sola dayanmaması, (Ebu Davud, Et'ime 17.) yüzükoyun yatarken yenilmemesi, (Ebu Davud, Et'ime, 19) suyun üç solukta içilmesi, (İbn Mace, Eşribe, 18) sofraya konan yemek hoşa gitmese dahi tenkit edilmemesi, ekmeğin küçük parçalara bölünmesi, (Buhârî, Et'ime,20; Müslim, Eşribe,187) kırıntı döküntü şeklinde yemeğin atılıp israf edilmemesi (İbn Mace, Et'ime, 13) soğan ve sarımsak gibi koku yapan gıdaların çiğ olarak yenilip etrafın rahatsız edilmemesi, (Ebu Davud, Et'ime, 41) suyun bardağın kırık yerinden içilmemesi, (Ebu Davud, Eşribe,161) su ve yemek kaplarının içine üflenmemesi, (Müslim, Eşribe 121) yemeğin çok sıcak yenilmemesi, (Darimi, Et'ime, 17, Münavi, Feyzü'l-Kadir 5/19-20) şeklinde sıralayabiliriz.”

Yemek yemenin çeşidiyle ilgili olarak helal ve temiz olması şartıyla Hz. Peygamberin; et, (Tirmizi, Et'ime, 34 )süt, (Abdürrezzak 5/311; Mecma'uz-Zevaid 6/6-7) arpa ve buğday ekmeği, (Ebu Davud, Et'ime 39) kuş eti, (Tirmizi, Et'ime, 26 tavuk eti, Tirmizi, Et'ime 26) bal ve helva, (Tirmizi, Et'ime, 29) zeytinyağı, (Tirmizi, Et'ime, 43) peynir (Ebu Davud, Et'ime, 27) ve daha birçok hayvani ve nebati temel gıdaların faydalarından (Tirmizi, Et'ime, 43) ve yenilmesinin gerekliliğinden bahsettiğini görmekteyiz. (Krş., Canan,) Peygamberimizin Sünnetinde Terbiye s. 212 vd.) Yemek yemenin miktarıyla ilgili olarak da; "Ademoğlunun doldurduğu en zararlı kap midesidir. Ademoğluna belini doğrultacak kadar üç beş lokma yeter. Eğer Ademoğlu iştaha gelir çok yemek isterse, bu durumda karnını üçe ayırsın. Birini yemek, birini su, birini de nefes için ayırsın.” (İbn Mace, Et'ime, 50;Tirmizi, Zühd, 47) hadisi bu konuda bize çok anlamlı bir ölçü vermektedir. 

Yukarıda bahsedilen hadislerin topluca değerlendirmesini yapacak olursak; sünnette yemek yemeden maksadın oburluk olmadığını, çocuğa veya büyük insana yaşaması ve gelişmesi, sağlığını sürdürebilmesi için gerekli olan gıdaların helâlinden ve temiz olarak yedirilmesi gerektiğini anlayabiliriz. Özellikle çocuklara yemek yeme adap ve kurallarının, usulüne uygun bir şekilde, hadislerin ışığında kazandırılması gerektiği, önem arz etmektedir. Çocuklar ne obur olarak alıştırılmalı, ne de nazlı ve hiçbir gıdayı beğenmeyen birisi olarak yetiştirilmelidir. Yine yemek miktarıyla ilgili olarak sünnette ne "iştaha dayanan" beslenme modeli ne de günümüzde popüler olan "kalori hesabına dayanan" beslenme modeli mevcuttur. Burada verilmek istenen ölçünün, ne çok fazla yiyip midenin ağırlığı ile tembelliğe ve şişmanlığa sebebiyet vermek, ne de çok az yiyip vücudu takatten düşürmektir diyebiliriz. Bununla beraber imkanların elverdiği ölçüde sürekli aynı cins yemek yerine, çeşitli gıdaların alınması ve sağlık kurallarına uyulması, yukarıdaki tavsiyelerden çıkarılacak sonuçlardandır diyebiliriz. 

Çocuklara kazandırılacak diğer bir alışkanlık ise düzenli uykudur. Hz. Peygamberin; gerektiğinde çocukların gündüz uykularını almaları, (İbn Mace, Siyam, 22; Müslim, Fedail, 13) akşam yatarken, sabah kalkınca ağız ve diş temizliklerinin yapılması (Nesai, Kıyam-ül Leyl 10; Feydil Kadir 5/190) gibi konular üzerinde durduğunu ilgili hadislerden anlamaktayız. Yine yatarken okunması gereken şu duanın çocuklara öğretilmesi, onların uyurken bedenen dinlenmelerinin yanında, ruhen de dinlenmelerini sağlayabilir. "Uyumak için döşeğine geldiğin zaman, namaz abdesti gibi bir abdest al, sonra sağ yanına yat ve Allah'ım kendimi sana teslim ettim, yüzümü sana döndüm, durumumu sana ısmarladım, sırtımı sana dayadım. Senden başka ne bir sığınak, ne de kurtuluş yolu yoktur. Senin gönderdiğin kitaba inandım, Peygambere iman ettim, bunu en son söyleyeceğim söz kıl, diyerek uyu." (Buhari, Vudû 4;) 

Çocukların bu temel alışkanlıkları edinmeleri yanı sıra, günlük işlerde bazı görevler verilerek onların hayata hazırlanmalarının da hedeflendiğini görmekteyiz. Hz. Enes’in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (sav) çocuklara ayakkabıları düzeltmek, abdest için su ve leğen hazırlamak, misafirlere içecek dağıtmak, mektup taşımak gibi görevler vermiştir. Bu görevlerle çocukların sosyal hayatta yerlerini almaları, bilgi ve beceri kazanmaları sağlanmaktadır. Çocuklara küçük yaşlarından itibaren güçlerinin dahilinde olan bazı görevler vermek, hem onları onure etmekte, hem de sosyal hayata hazırlanmalarını temin etmektedir diyebiliriz.

Kaynak "HZ. PEYGAMBERİN ÇOCUK EĞİTİMİNDE ÖNE ÇIKARDIĞI HUSUSLAR" İsmail SAĞLAM tezinden notlar alınarak hazırlanmıştır.

Post a Comment

İçinizde olan güzellik her zaman yazılarınıza ve dilinize aşkla dökülsün...

Daha yeni Daha eski

Öne Çıkanlar

Nefs